Yenidoğan çetesi soruşturmasındaki hastanede hemşirelik yapan isim konuştu! Ben ve 3 arkadaşım ikinci hafta fark ettik
‘Yenidoğan çetesi’ soruşturmasında ismi geçen bir hastanede 2018 yılında ağır bakım hemşiresi olarak çalışan Taner Karataş, “Sağlık Bakanlığı’na şikayette bulundum. Ben ve 3 arkadaşım ikinci haftada fark ederek işten ayrıldık” dedi.
Yenidoğan bebekleri mutabakatlı hastanelere sevk ederek haksız yarar sağlayan ve birtakım bebeklerin ölmesine neden olan ‘yenidoğan çetesi’ ilgili her geçen gün yeni ayrıntılar ortaya çıkıyor. Soruşturmada ismi geçen Bağcılar’daki TRG Hospitalist’te 2018 yılında ağır bakım hemşiresi olarak çalışan Taner Karataş, yaşanan sürece ait konuştu.
“Listede ismi bulunan bireylerden buyruk aldım, hiçbir şey bâtın yapılmıyor”
İddialara mevzu olan şahısları tanıdığını ve kendileriyle bir arada çalıştığını öne süren ağır bakım hemşiresi Taner Karataş şöyle konuştu;
Ben 25 yaşındayım. Bağcılar’da bulunan Hospitalist Hastanesi’nde 2018 yılında çalıştım. Kapanan öteki hastanelerde de dış nöbet gereği misyon yapmışlığım oldu. Bahsi geçen birçok kişiyi tanıyorum. Birlikte çalıştık ve onlardan buyruk aldık. Ben hastaneden ayrıldığımda bu olayın farkındaydım ve bu nedenle işten ayrıldım. Sıhhat Bakanlığı’na şikayette bulundum. Ben ve 3 arkadaşım ikinci haftada fark ederek işten ayrıldık ve şikayette bulunduk
“Hemşire, doktor üzere davranarak hastayı teslim alıyor”
Hasta sevk sürecine ait konuşan Karataş, “112 Acil Sıhhat Servisi hastaneyi arıyor ve hekimle görüşüyor. Benim çalıştığım hastanede bu işleri sorumlu hemşire yapıyordu. Kendisini doktor gibi gösteriyor ama hemşireydi. Sorumlu hemşire kendisini doktor olarak tanıttıktan sonra hastayı teslim alıyor ve hasta yakınları da onu doktor olarak tanıyor. Aslında olay en baştan hastanın hastaneye gelişi prestijiyle başlıyor. Hasta teslim alındıktan sonra çok yeterli bir ağır bakım değil ve tedavisi yarım oluyor. Düzgünleşme süreci uzatılıyor, hasta iyileşse bile taburcu edilmiyor. Ağır bakım enfeksiyonuna maruz bırakılıyor ve hasta sürecin sonunda hayatını yitiriyor. Ben yenidoğan kısmında hiç çalışmadım ancak orada da süreç tıpkı bu biçimde işliyor. Ağır bakım hemşireleri vicdanlarını bir müddet sonra törpülüyor. Değerli olan kim olmayı seçtiğiniz; katil mi olmak istiyorsunuz yoksa düzgünleştirici mi olmak istiyorsunuz. Biz yakalanacaklarını elbet biliyorduk, sonunda yakalandılar ve cezalarını çekiyorlar” tabirlerini kullandı.
“Sağlık Bakanlığı’ndan denetleyiciler o hastaneye gittiler aslında ancak hastanenin kontrolden evvel haberi oldu“
Karataş, “Ben özel bir hastanede çalışmaya devam ettim ve oradan ayrıldım. Yeni mezun olan arkadaşlarımız da çalışmak istemiyorlar, zira kendilerini yetiştirecek olan şahıslar bu bireyler. İsteyerek yahut istemeden bu çetenin üyesi oluyorsunuz. Bu yapılanları ağır bakımda çalışan herkes biliyor. Paklık vazifelisi bilir, yardımcı işçi bilir, hatta bazen hasta yakınları bile anlıyor fakat güvenmekten öbür dermanları olmadıkları için ses çıkarmıyor. Benim şikayetimin akabinde Sıhhat Bakanlığı’ndan denetleyiciler o hastaneye gittiler aslında lakin hastanenin kontrolden evvel haberi oldu ve her şeyi düzelttiler” dedi.
