Bakan Tunç: Ceza adaleti sistemiyle ilgili hususlar yük verdiğimiz konular

Tunç, Yatağan Adalet Sarayı’nın temel atma merasiminde yaptığı konuşmada, ilçede uzun yıllardır adliye binası gereksinimi olduğunu söyledi.

Yargı hizmetlerinin daha kaliteli biçimde görülmesini sağlayabilecek binanın 10 bin metrekare kapalı alana sahip olacağını belirten Tunç, teknolojinin tüm imkanlarının bulunduğu adalet sarayını kısa müddette tamamlayarak hizmete açacaklarını anlattı.

Toplumsal barışın adaletle mümkün olduğunu lisana getiren Tunç, adaletin gecikmeden hakkıyla tecellisinin kıymetine vurgu yaptı.

Bakan Tunç, binaların da adliye hizmetlerine yakışır nitelikte olması gerektiğini tabir ederek, binaları yapmanın yanı sıra içerisindeki insan ögesini da hem nitelik hem de nicelik olarak güçlendirmenin çabası içerisinde olduklarının altını çizdi.

Türkiye’nin 22 yılda toplumun muhtaçlığına yanıt veren çağdaş mevzuat konusunda değerli uzaklıklar aldığını aktaran Tunç, “Temel kanunlarımızın tamamını yeniledik. Nüfusun artması, ticaret ve teknolojinin gelişmesi, yeni kabahat tiplerinin ortaya çıkması ve yargıda dava sayısının, dava çeşitliliğinin artması nedeniyle kanunlarımızda yenileme, güncelleme gereksinimleri oldu.” diye konuştu.

“CEZA ADALETİ SİSTEMİYLE İLGİLİ MEVZULAR TARTI VERDİĞİMİZ HUSUSLAR”

Tunç, 4. Yargı Islahatı Strateji Dokümanında hazırlıklarının son basamağa geldiğine işaret ederek kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Önümüzdeki birkaç gün içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyu ile paylaşılacak. Strateji dokümanını hazırlarken hakim, savcılarımız ve avukatlarımızın yanı sıra hukuk fakültelerindeki akademisyenler ve toplumun değişik kesitlerinin görüşlerini değerlendirdik. Ceza adaleti sistemiyle ilgili mevzular tartı verdiğimiz konular. Toplumda cürüm işlenmesini önlemeye, cürüm ve suçluyla uğraşa, caydırıcılığı arttırmaya, cürümlünün ıslahına yönelik birtakım düzenlemelerimiz Yargı Islahatı Strateji Evrakı kapsamında olacak.”

Toplumu rahatsız, huzursuz eden kimi cürümler, teknolojinin gelişmesiyle birlikte bilişim yoluyla yasa dışı bahis, sanal kumar üzere hataların da gündemlerindeki konular olduğunu anlatan Tunç, şöyle konuştu:

“Özellikle ceza adaleti sisteminin üç evresini da önemsiyoruz. Birinci kademe soruşturma evresi. Soruşturmayı en aktif bir biçimde yapabilmenin yolunu açacak, bu noktada varsa eksiklik, onları ortadan kaldıracak düzenlemeleri bu evrakta göreceğiz. Ceza adaletinin ikinci basamağı dava, kovuşturma etabı. Bu hızlandırılacak. Geciken adalet, adalet değildir. Bu manada değerli düzenlemeleri önümüzdeki günlerde milletvekillerimizin takdirine sunacağız. Üçüncü etap da infaz kademesi. Cürümlünün hak ettiği yaptırımı çekerken tıpkı vakitte tahliye olduktan sonra bir daha kabahat işlememesi için gerekli önlemleri almak gerekir. Bunun için cezaevlerinde eğitim merkezleri, iş yurtları kurarak kıymetli çalışmalar yapıyoruz.”

Arabuluculuk sisteminin 2013 yılında hukuk sistemine girdiğini hatırlatan Tunç, “6 milyon civarındaki uyuşmazlık arabulucuların önüne geldi. Bunun 4 milyonu mutabakat ile sonuçlandı. İki taraf olduğunu düşünürsek 8 milyon vatandaşın mahkemeye gitmeden karşılıklı barışarak davalarını çözdüklerini görüyoruz. Bizim geleneklerimizde de olan bu barışçıl metodun daha da geliştirilmesi için çalışmalarımız var.” sözlerini kullandı.

UYAP Sisteminin dünyaya örnek bir proje olduğunu söyleyen Tunç, yapay zekanın adalet hizmetlerinde kullanılmasıyla ilgili kıymetli çalışmalar yürüttüklerini lisana getirdi.

Türkiye’yi temel hak ve özgürlükler manasında daha da genişletmek için efor gösterdiklerinin altını çizen Tunç, şunları kaydetti:

“Anayasa’daki bu kadar değişikliğe karşın yeni anayasa diyoruz. Bu anayasa darbecilerin yaptığı anayasa. Seçilmiş bir organ yazdırmadı. Darbe sonrası atanmış bir Meclisin görevlendirdiği bir bilim kurulu tarafından yazıldı. Anayasayı Türkiye Yüzyılı’na başladığımız bu manalı vakitte milletin temsilcilerinin yazması lazım. Vesayetçi ruhtan arınmış, demokratik, iştirakçi, sivil, tam manasıyla toplum mukavelesi olan, temel hak ve özgürlükleri öne alan, her bölümün kendini içinde bulduğu yeni bir anayasa ile yolumuza devam etmemiz lazım. Türkiye’ye bu yakışır. Bu milletimize olan borcumuzdur.”

Bakan Tunç, konuşmasının akabinde adalet sarayının temeline birinci harcı attı.