‘Yenidoğan çetesi’ne yönelik şikayetlerin sayısı 350’ye ulaştı
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 22’si tutuklu 47 sanık hakkında hazırlanan iddianame kapsamında, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılırken, sanıklar hakkındaki şikayetler de sürüyor.
İddianamede ismi geçen hastanelerde bebeklerini kaybedenler, soruşturmayı yürüterek fezleke hazırlayan Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına giderek şikayetlerini lisana getiriyor.
Şu ana kadar 100’ü Cumhurbaşkanlığı İrtibat Merkezi’ne (CİMER) olmak üzere toplam 350 şikayet yapıldı.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisinin bulunmadığı kimi şikayetleri ilgili adliyelere yolladı.
SORUŞTURMA HAKKINDA
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, ölen 10 bebek “maktul”, 5 kişi “müşteki”, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü “suçtan ziyan gören”, sıhhat şirketleri ve hastaneler “malen sorumlu”, 47 kişi de “sanık” olarak yer almıştı.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi iddianamenin kabulüne karar vererek, birinci duruşmanın 18 Kasım’da yapılmasına hükmetmişti.
İDDİANAME KABUL EDİLDİ
Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 kere ‘Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘Nitelikli dolandırıcılık’, ‘Suç işlemek hedefiyle örgüt kurma’ ve 11 defa uygulanmak üzere ‘Resmi evrakta sahtecilik’ cürümlerinden toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar mahpusla cezalandırılmaları talep edildi. İddianamede yer alan öbür kuşkulu Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise ‘Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’, ‘Kişisel dataların hukuka muhalif ele geçirilmesi”, ‘Kamu kurum ve kuruluşlarının ziyanına dolandırıcılık’, ‘Suç işlemek gayesiyle örgüt kurmak’ ve ‘Resmi dokümanda sahtecilik’ hatalarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Çete üyeleri toplumsal medyaya yansıyan imgelerde soruşturmayı yürüten savcıyı da tehdit etmişti.
İddianamede ayrıyeten, öbür şüpheliler hakkında da emsal cürümlerden mahpus cezaları öngörülürken hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine ‘Dolandırıcılık’ cürmü işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, hukukî şahıslara mahsus güvenlik önlemi uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi talep edildi.
