‘Ülkemizi global helal iktisadına istikamet veren önder ülke pozisyonuna taşımaya kararlıyız’
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ve Diyanet İşleri Başkanlığınca düzenlenen, Memleketler arası Helal Uygunluk Kıymetlendirme Sempozyumu’na katıldı.
Burada yaptığı konuşmada, günlük hayatta kullanılan pek çok eser ve hizmetin ardında, çok sayıda ülkenin içinde bulunduğu bedel zincirlerinin yer aldığını bildiren Kacır, “Bu durum, tüketicilerin satın aldıkları esere inanç duymasını sağlayacak ulusal ve memleketler arası ölçekte sistemlerin kurulması gereksinimini beraberinde getiriyor. Şeffaf üretim süreçleri, insan sıhhatini önceleyen yaklaşımı, adil ve sürdürülebilir prensiplerle helal bölümü, Müslümanların dini asıllar doğrultusunda hayatlarını yaşamalarına imkan tanıyor.” sözünü kullandı.
Kacır, şeffaf üretim süreçlerinin, finanstan besine, ilaçtan turizme pek çok alanda sağlam eser ve hizmetlere erişimi mümkün kıldığını aktardı.
Helal eser ve hizmetlerin sırf Müslümanlar için değil, farklı inançlara mensup bireyler için de giderek daha fazla tercih edildiğine dikkati çeken Kacır, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Küresel helal iktisadı, ölçeği ve kapsamı prestijiyle günden güne daha geniş bir tüketici kitlesine hitap eden, dinamik ve süratle büyüyen bir ekosistem pozisyonunda. Helal sertifikalı kozmetik kesimi 80 milyar doların üzerinde bir ölçeğe sahip. Helal turizm pazarının büyüklüğü 250 milyar doları aştı. Yakaladığı güçlü büyüme ivmesiyle 2 trilyon dolarlık global helal besin pazarının 2033’te 5 trilyon dolar hacme ulaşması öngörülüyor. Helal iktisadının sunduğu fırsatları kıymetlendirerek, ülkemizi global helal iktisadına taraf veren başkan ülke pozisyonuna taşımakta kararlıyız. Bu manada ülkemiz büyük avantajlara sahip. Dünyanın en büyük 11’inci, İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri ortasında ise 2’nci büyük ekonomiyiz. Ülkemiz, güçlü üretim ve teknoloji geliştirme altyapısıyla helal kesiminin farklı alanlarında tüketici beklentilerine yanıt verecek rekabetçi eser ve hizmetler sunma kabiliyetini haiz.”
“Türkiye’nin rolü gün geçtikçe artıyor”
Kacır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde dünyanın dört bir yanında inşa ettikleri ticaret köprüleri ortasında, özellikle İslam ülkeleriyle kurulan bağların bedelli ve kuvvetli olduğuna işaret ederek, dost ve kardeş İslam coğrafyasıyla her geçen gün artan ticari ve ekonomik bağların, Türkiye’nin global helal ekonomisindeki rolünü gün geçtikçe artırdığını söyledi.
Sağlıklı işleyen bir helal iktisadı hacmi oluşturmak ismine helal sertifikasyonun kritik kıymet taşıdığını aktaran Kacır, “Bu doğrultuda ülkemizde helal akreditasyon hizmeti sunmaya yetkili tek otorite pozisyonundaki Helal Akreditasyon Kurumunu (HAK) Ticaret Bakanlığı öncülüğünde kurduk. Ürün ve hizmetlerin sürdürülebilir, daima ve standart ölçekli yürütülmesi ismine kıymetli adımlar attık.” değerlendirmesinde bulundu.
Kacır, standardizasyon ve uygunluk kıymetlendirme alanlarında öncü kurum olan TSE’nin, vatandaşların helal eser ve hizmetlere ulaşması için ön safta yer aldığını bildirdi.
Tüketicilerin inanç ve bedellerine uygun eser ve hizmetlere erişimi için Diyanet İşleri Başkanlığı ile uyum içinde hareket eden enstitünün, bugüne kadar 572 helal uygunluk evrakı düzenlediğini belirten Kacır, şu tabirleri kullandı:
“Enstitümüz, bugüne kadar olduğu üzere bundan sonra da helal eser ve hizmet ticaretinin gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak için çalışmaya devam edecek. Ayrıyeten dünya genelinde helal uygunluk kıymetlendirme alanında faaliyet gösteren değerli sayıda kuruluşun akreditasyon kuralları çerçevesinde çalışmalarını sürdürmemesi, pazarda haksız rekabete yol açabiliyor, helal dokümanının güvenilirliğine ziyan verebiliyor. Bizler ‘helale halel gelmesin’ düsturuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye olarak helal sertifikasyonunun global çapta standartlaştırılması, bu mevzudaki karışıklıkların ortadan kaldırılması ve birden fazla sertifikasyonla bağlı maliyetlerin azaltılmasına yönelik çalışmaların destekçisi ve öncüsüyüz.”
Kacır, kısa mühlet evvel Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Malezya, Endonezya ve Pakistan’ı ziyaret ettiklerini anımsatarak, helal standardizasyon, sertifikasyon ve akreditasyon alanlarında yapılacak işbirlikleri ve stratejik iştiraklerin, ziyaretlerin değerli başlıklarını oluşturduğunu aktardı.
“TSE, helal kesiminde global ölçekte öncü rol üstleniyor”
TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin de dünyada 2 milyara yaklaşan Müslüman nüfusun, inanç hassasiyetlerine uygun mal ve hizmetlere erişebilmesinin temel bir gereksinim haline geldiğinin altını çizerek, Müslüman bir bireyin gönül rahatlığıyla inançlarıyla çelişmeden besinini tüketmesi ve hizmetlerini alabilmesinin dini mecburilik olduğunu söyledi.
Helal dalının sadece Müslüman toplumlar için değil, kalite, güvenilirlik ve etik standartlar açısından tüm dünya tüketicileri için bir tercih sebebi olduğuna dikkati çeken Şahin, şunları kaydetti:
“1970’li yıllarda küçük çaplı başlayan helal uygunluk kıymetlendirme faaliyetleri, bugün trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe ulaşmış ve global ölçekte büyük bir pazar haline gelmiştir. Bu büyük potansiyel, helal alanında standardizasyon, akreditasyon ve uygunluk kıymetlendirme süreçlerini hızlandırmıştır. Helal sertifikasyon, yalnızca bir eserin içeriğini değil, üretimden tüketiciye ulaşana kadar geçen tüm süreci kapsayan titiz bir kontrol gerektirir. Bu süreçte, eserlerin hem İslami kurallara uygunluğu hem de kalite ve hijyen standartları büyük bir ihtimamla bedellendirilmektedir.” diye konuştu.
Konuşmaların akabinde Bakan Kacır, Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’a Türksat 6A maketi, Erbaş da Kacır’a “Hayat Rehberi Kur’an” bahisli tefsir ikram etti.
