Tarihçi Muharrir Erhan Afyoncu: Türkiye SİHA’larla dünya savaş konseptini değiştirdi

Tarihçi muharrir Erhan Afyoncu, CNN TÜRK’te ‘Hafta Sonu’ programında Hakan Çelik’in sorularını yanıtladı. Türkiye’nin savunma sanayiindeki gücüne dikkat çeken Erhan Afyoncu, “Bir tarihçi olarak söylüyorum; Fatih’in toplarından sonra İslam dünyası yeni bir silahta öncülüğü ele geçirdi.” sözlerini kullandı.

“SAVAŞ KONSEPTİNİ DEĞİŞTİRDİK”

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü, Tarihçi Muharrir Prof. Dr. Erhan Afyoncu’nun açıklamaları şöyle:

Biz dünyaya ne vakit hakim olmuştuk? Fatih Sultan Mehmet’in topları geliştirmesiyle. Topu biz icat etmedik fakat Fatih topu bir silah haline getirdi ve savaş konseptini değiştirdi.

İHA’yı ve SİHA’yı da biz icat etmedik ancak Türkiye Cumhuriyeti, BAYKAR’la birlikte TB2 ve AKINCI’yla SİHA’yı bir savaş silahı haline getirdi. ABD SİHA’ları suikat ve terör operasyonlarında kullanıyor lakin Türk SİHA’ları Libya’da, Karbağ’da ve Ukrayna’da savaşın gidişatını değiştirdi.

“ÖNCÜLÜĞÜ SAĞLADIK”

Türkiye SİHA’larla dünya savaş konseptini 500 yıl sonra tekrar değiştirdi ve İslam dünyasında İHA’larda yeni bir öncülüğü sağladık. Bir tarihçi olarak söylüyorum; Fatih’in toplarından sonra İslam dünyası yeni bir silahta öncülüğü ele geçirdi.

“TÜRKİYE BİR KABUSA GİDİYOR”

Tarihçi Muharrir Erhan Afyoncu, nüfusla ilgili de değerlendirmede bulundu.

Erhan Afyoncu’nun nüfusla ilgili açıklamaları şöyle:

“Prut Savaşı’nda Rusları yendik. 1711’de biz Rusları yenerken bizim nüfusumuz 30 milyondu, Rusların nüfusu 16 milyondu. Osmanlı 140 bin asker çıkardı, Ruslar 60 bin asker çıkardı. 1877-78 93 harbi dediğimiz büyük bozguna gelince Ruslar 100 milyona ulaşmıştı, Osmanlı 26 milyondu. Ruslar 800 bin kişilik asker çıkardılar, biz 300 bin. 1. Dünya Savaşı’na geldiğimizde Rusya 175 milyona ulaştı, biz 22 milyonduk. Ruslar 11 milyonluk asker çıkardı biz 2 milyon 800 bin. Rusya’nın işgal ettiği yerlerden ötürü nüfusu arttı. Sanayii inkılabından ötürü çocuk vefatlarını azaltıyorlar.

Cumhuriyet kurulduğu vakit Atatürk’ün en büyük gayelerinden biri Türkiye’nin nüfusunu artırmak. 13 milyona düşmüşüz. O periyodun gazetelerine baktığınızda örnekler veriliyor. İtalya örnek veriliyor. 6 çocuklu aileler teşvik ediliyor. Türkiye 1960’lara kadar bu siyasetle geldi. 60’larda yanlış bir şey yaptılar. Doğum denetim sistemi çıktı. Doğum denetimi sistemiyle batıdaki Türk nüfusunu azalttılar. Bu çok yanlış bir şey oldu. Anadolu’nun batısında nüfus bitti. Ege, Marmara Bölgesi’nin nüfusu azaldı. İç Anadolu ve Karadeniz bir mühlet koruma etti. Şu anda doğurganlık suratı 1.51’e düştü. İstanbul’da bu 1’e kadar iniyor. Bu çok kritik. Ben 2 yıldır şunu söylüyorum. Türkiye bir kabusa gidiyor. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız muhakkak önlemler açıkladı. Doğurganlık suratının 2.0 olması lazım. Nüfusun kendini yenilemesi için.

“BU BİR BEKA SORUNU”

Böyle giderse Türkiye ne olur? Ben açık ve net söyleyeyim; Anadolu’da yaşlı bir Türk nüfus olur. Kendisini toparlayamazsa da bu topraklardaki yaşama kabiliyetini kaybeder. Bu çok önemli bir risk. Bu bir beka sorunu. Şu anda Türkiye’nin en değerli sorunu nüfustur. Ben bunu 2 yıldır söylüyorum kabusa gidiyoruz. Bu çok kıymetli bir tehdit. Bu savaştan daha değerli bir tehdit.”