AK Parti’li Gürcan maksat gösterildiği teziyle hukuksal süreç başlattığını bildirdi

Gürcan yaptığı yazılı açıklamada, başından beri şuurlu olarak karalama kampanyası yürütüldüğünü kaydetti.

İktidar partisi milletvekili olarak ülkede epey acı gündemler varken gerçek problemlere tahlil arayışlarını gündemine almayı tercih ettiğini kaydeden Gürcan, “Sanal gündemler ile kamuoyunu meşgul etmekten imtina etmekteydim, lakin problem mahallî medyada ve kimi çevrelerce kendi ideolojik propagandalarına araç olarak kullanılmakta ve günlerdir suistimal edilmektedir.” tabirini kullandı.

Gürcan, basın etiğinden ve insaniyet namına her türlü unsurdan uzakta yapılan bu habercilik anlayışının kendi nezdinde bu vakte kadar muhataplık kazanmasa da birtakım basın mensuplarının bilakis Eskişehirli hemşerilerinin ve kamuoyunun hakikate ulaşma hakkına duyduğu hürmetten dolayı bu açıklamayı gerekli gördüğünü kaydetti.

Basının, kamuoyunu gerçek, yeni ve kamu faydasına olan haberler ile bilgilendirmesi gerektiğini vurgulayan Gürcan, şu sözleri kullandı:

“Yalan haberler ile amaç göstermek, mesnetsiz argümanlar ile sıkıntıyı çarptırmak, haber lisanı ile birilerinin siyasi fırsatçılığına yer hazırlamak basın etiğine epey ters olduğu üzere, basın ve yayıncılığı kamuoyunun haber alma hakkını karşılayan bir hizmetten uzaklaştırıp paralı bir basın tetikçiliğine dönüştürmektedir. Hayatını öğretmen yetiştirmeye adamış, öğretmenlere sayısız meccanen eğitimler vermiş, milletvekilliğinden önceki görevi lise müdürlüğü olan, ifa ettiği vazifeler ortasında en ulu olanının öğretmenlik olduğunu her platformda lisana getiren bir bayan öğretmen olarak şahsımı, kadın öğretmenlerle karşı karşıya getirmeye çalışmak çok berbat bir zihniyetin şuurlu bir politik istismarıdır.

Öyle ki diğer partilerden olan meslektaşlarımdan ve medya mensuplarından haberin kaynağının araştırılmasını yahut Eskişehir’de en kolay ulaşılan şahıslardan biri olarak aranıp olayın gerçekliğinin sorulmasını beklerdim. Sıkıntı hakikatin ne olduğundan çok, okurlarının ve kendi siyasi tabanlarının duymak istediklerini, kıymetlerini suistimal etmek olacak ki herkesçe kabul göreceklerine inandıkları sloganları sallamayı ve böylece kendi siyasi tabanlarını köpürtmeyi tercih ettiler. Kıymetli basın mensupları ve siyasetçi meslektaşlarımı, ülkece ve dünyaca acı gündemlerle boğuştuğumuz bu günlerde kamuoyu vicdanını sanal gündemler ile daha da hırpalamak yerine, gerçek gündemlerin tahlil arayışında iş birliğine davet ediyorum.”

Enstitü Toplumsal’ın kamu faydasına araştırma ve geliştirme faaliyetleri yürüten bir fikir kuruluşu olduğunu söz eden Gürcan, “Memleketimizde eğitim alanında yapılan birçok yararlı teşebbüste, yoğunluğum sebebiyle faal misyon üstlenmesem bile, istekli olarak işin bir tarafında kesinlikle olmaya çalışmaktayım. Enstitü Sosyal’de de etkin bir vazifem olmamasına karşın birçok tecrübeli akademisyenle beraber danışma kurulu bünyesinde takviye vermekteyim, lakin bahsedilen eğitimin hiçbir evresinde ne kelam hakkım ne de rastgele bir aktif vazifem bulunmamaktadır. Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkacağını bilmelerine karşın bu kadar fütursuzca palavra söyleyebilmeleri bu toplumun ne kadar vicdanlı olduğunu bilmeleri ve kamuoyu vicdanını istedikleri üzere suistimal edebileceklerine olan yersiz inançlarıdır. Bu yeterli niyetten uzak palavra haber ile ilgili hukuksal süreci başlatmış bulunmaktayım.” dedi.