SON DAKİKA! Yenidoğan çetesinin bir vicdansızlığı daha ortaya çıktı! Paraya doymamışlar
Ülkenin gündemine oturan yenidoğan çetesi ile yeni gelişmeler ortaya çıktı. Dinlemeye takılan konuşmalar çetenin vicdansızlıklarını güzelce ortaya serdi. Bebeklerin ilaçlarını bebeklere vermeyen çete kaçak yollarla götürerek Kuzey Irak’ta sattı. İşte o detyalar…
Elinde bebeklerin kanı olan yenidoğan çetesi paraya doymadı. İlaçları bebeklere vermeyen çete kaçak yollarla götürerek Kuzey Irak’ta sattı.
KONUŞMALARI DİNLEMEYE BU TÜRLÜ TAKILDI
– Teneffüs ilaçlarını İlker almış.
– Ne yapacak ilaçları?
– El altından Kuzey Irak’a satıyorlar. Karekot yok ya orada.
Aslında bu ilaç teneffüs sonunu yaşayan bebeklere verilmeliydi. Lakin gözünü para hırsı bürümüş çete, hasta bebekler için yazdırılan ilaçları onlara vermedi. Çete üyesi Hasan Basri Gök ve Hakan Dağukan Taşçı teneffüs ilaçlarını kendi konut ve otomobillerinde saklıyordu. İlaçlar biriktikten sonra da alıcıyla buluşup, SGK bedeli 9 bin 575 lira olan tek dozluk ilacı 300 ile 600 lira ortasındaki fiyatlardan satıyordu.
PARAYI ELDEN ALMIŞLAR
Savcılığın tespitine nazaran, çete ilaçları çantalarla taşıyor, aracılarla huduttan Kuzey Irak’a geçiriyordu. Kaçak yollarla ve takibe takılmamak için de parayı bankacılık sistemi üzerinden değil, elden alıyorlardı. Onlarca hata işleyen çete hem savcılığın hem de sıhhat müdürlüğünün radarına girdi. Sağlık müdürlüğü takımları, deretim için çetenin yuvalandığı kimi hastanelere eş vakitli baskın yapıyordu.
DİNLEMEDE HER ŞEY ORTAYA ÇIKTI
Bu baskınlar dinlenilen çete üyelerinin konuşmalarına yansıdı.
– Bizim yerlerin hepsine gitmişler mi diye öğrensene onu.
– Ben İlker’e sordum, onlara gitmemişler.
– Ben öğrenmeye çalışacağım.
– Tamam, alarm halinde duralım. Konuşuruz tekrar.
HASTANELERE USULSÜZCE ADAM YERLEŞTİRDİLER
Çete, üyelerini kimi hastanelere de usulsüzce yerleştiriyordu. Tuğba Kaya da onlardan biriydi. Hastane çalışanı olmamasına karşın çete ismine bebeklerin olduğu ağır bakımdaydı. O ağır bakımdayken de gruplar kontrol için gelmişti. Tuğba Kaya kurtulmak için bir atak yaptı. Ve o yaptıklarını heyecanla telefonda anlattı.
– Birdenbire bastılar alanı, kapının önündelerdi tamam mı? Mehmet Hoca bana koş dedi. Ben direkt ilaç odasına kaçtım. İlaç odasından çıkamıyorum.
– Eee?
– Hastaneden biri odanın önünden geçti. Adamlar gitti dedi, ben de çabucak kaçtım.
DENETİMLERLE ALAY ETTİLER
Çete yalnızca vilayet sıhhat müdürlüğünü kontrol yapıyor sanıyordu. Ancak polis de takipteydi ve telefonları dinleniyordu. O dinlemelerde çete kendi ortasında vilayet sıhhat müdürlüğünün kontrollerini hafife alan konuşmalar yapıyordu.
– Bütün Avrupa’ya eş vakitli girdiler biliyor musun? Çocuk nereden geldi, belgede kaçıncı basamak, her şeye bakıyorlar.
– Şu epikrizleri şey yapıyorsunuz ya, ondan büyük ihtimalle o yüzden.
– Bulamazlar ki bir şey. Bulunacak bir şey yok. Devlet boşa yoruluyor.
Denetimlerle alay eden çete bir yandan da hastanelerdeki elemanlarının korkup gitmemesi için bir plan yaptı.
– Kanka senden bir şey isteyeceğim lakin ortamızda kalsın. Bu kontrol tüm hastanelerde olmuş üzere yay. Hasan sen her tarafa gittiler de. Kimsenin morali bozulmasın. Hocam sen de istiyorsan kümeye yaz. Eş vakitli kontrol oluyor de.
– Tamam tamam canım.
