Ne olacak bu United’ın hali!

İngiliz grubunun UEFA Avrupa Ligi finalindeki performansı açıkçası Manchester United ve Tottenham’ın dönem özeti üzereydi. Ne yazık ki iki kadro da final uğruna bir gelişim sağlayamadı.
Tottenham’ın mazereti daha geçerli güya. Dönem uzunluğu teknik yönetici Ange Postecoglou’yu sıkıntı durumda bırakan sakatlıklar, final öncesinde de Spurs’ün peşini bırakmamıştı. Yaratıcı özellikleri yüksek Maddison ve Kulusevski, maçı tribünden izliyordu. Sakatlıktan yeni çıkan Son ise ikinci yarıda girebildi oyuna.
Zaten bu durumdan ötürü birkaç aydır ultra hamle oyunundan “Çanakkale geçilmez”e dönmüştü hoca. Bissouma önderliğindeki orta saha daha çok fizikî çaba yanını ortaya çıkardı. Savunmada Romero üzere zeki bir başkanın varlığı da galibiyete götürdü. En kritik anlarda Romero’nun Maguire ile arbede çıkarması boşa değildi.
United ise dağınık bir ekip. Ruben Amorim ne yaparsa yapsın hepsi farklı telden çalan bu kümeyle gelebileceği yer sonlu. Eldeki kıymetli oyuncuların bile bedeli düştü. Ve sonunda bir çocuğun bile varsayım edebileceği, “At Maguire’ı forvete” formülüne döndü. Olağan ki bir işe yaramadı. Bruno Fernandes, bir kaptan, bir başkan olarak erken pes etti. Amad’ın tek başına gayretleri eridi gitti rakip savunmanın ortasında. Gol atabilen santrforu olmayan, kalecisinin dakikası dakikasını tutmayan, oyun başkanının yılların mental yorgunluğuyla elini taşın altından çoktan çektiği bir kadronun final oynaması bile mucizeydi esasen.
İki grup da tekrar yapılanacak. En azından Tottenham, Şampiyonlar Ligi’ne gidiyor. Hoca sorununu netleştirirlerse bir halde düzelebilirler. Gelecek dönem Avrupa’da olmayacak United ise tahminen de ekibi sıfırdan kurmak zorunda kalacak. Bu da Amorim için gerçek bir meydan okuma olacak.