Milliyet Gazetesi müellifleri, Fenerbahçe-Galatasaray derbisinin favorisini açıkladı!

Milliyet müellifleri derbinin nabzını tuttu, Fenerbahçe ve Galatasaray’ın ne yapacaklarını, müsabakanın sonucunun kulüplere yansımalarını yorumladı.

ATTİLA GÖKÇE: İki kadro da kazanmaya yakın. Bu durumda beraberlik beklenebilir. Çünkü lig motivasyonu ile kupa motivasyonu farklı şeyler…

CEMAL ERSEN: Maçı kendi alanında oynamasının Fenerbahçe’ye getireceği avantaj var. Lakin Galatasaray da bu şekil ortamlara ve baskıya alışık.

HALİL ÖZER: Galatasaray’ın son üç aydaki performansına bakarsanız, bir tane tatmin edici maçı yok. Baktığınızda, F.Bahçe favori duruyor.

BURCU KAPU: Mental olarak iki ekibi da denk buluyorum. Son derbiden yaralı dönen Galatasaray’ı, bu olumsuz sonuç müspet etkileyecektir.

Mental, fizikî ve son devirdeki oyun performansları açısından hangi tarafı kazanmaya daha yakın görüyorsunuz? Ya da ligin ikinci yarısında olduğu üzere bir beraberlik ihtimali nedir?

ATTİLA GÖKÇE: İki grup da kazanmaya yakın. Bu durumda beraberlik beklenebilir. Çünkü lig motivasyonu ile kupa motivasyonu farklı şeyler… Fenerbahçe ile Galatasaray, Üstün Lig’de yıllardır tepenin zirvesini paylaşıyorlar. Fenerbahçe’de genel bir kırgınlık hali vardı. Lakin Mourinho’nun kalıcı olduğuna dair izler oluştu. Savunma sistemini üçlüye döndürdü. Yusuf Akçiçek üzere bir oyuncu keşfetti. Beşiktaş’ın Galatasaray’ı yenmesinden evvel de zati, Galatasaray’ı yenecek 3-4 kadro olduğunu söylemiştim.

CEMAL ERSEN: Ligdeki son maçlarına bakarak kimin kazanacağına dair yorum yapmanın gerçek olmadığını düşünüyorum. Maçı kendi alanında oynamasının Fenerbahçe’ye getireceği avantaj var elbette. Lakin Galatasaray’ın da bu biçim ortamlara ve seyirci baskısına alışık olduğu unutulmamalı.

Galatasaray dönemin birinci mağlubiyetini Beşiktaş karşısında alırken fazla efor sarf etti. Bu sonuç, futbolcuların “her ne olursa olsun, yenilmeyiz, kazanırız” halindeki duruşlarını olumsuz etkileyecektir. Kimi skorlar domino tesiri yaratabilir. Lakin Okan Buruk ve öğrencileri bu tehlikeyi görecek kadar tecrübelidir.

Normal müddette eşitliğin bozulmaması olasılıklardan biri. Penaltı atışları kimin işine gelir sorusuna cevap vermek güç. Bu sefer tutanların değil, atanların performansı belirler sonucu.

‘BİR TEK OSIMHEN’E BAĞLI FUTBOL’

HALİL ÖZER: Galatasaray’ın son üç aydaki lig, kupa ve Avrupa maçları performansına bakarsanız, bir tane tatmin edici maçı yok. Ancak yalnızca Beşiktaş’a yenilmesi ise bir baht oldu. O yüzden ligde hala zirvedeler. Bir tek Osimhen’e bağlı futbol ile de çok düşünce yaşıyor. Bir de Okan Hoca’nın denetimi kaybetmesi tuzu biberi oldu.

Fenerbahçe ise bu müddetlerde daha derli toplu, hocasının sistemine alışmış, çok rahat gol konumuna giren sıkıntı gol yiyen kadro imajında… Bu iki fotoya baktığımız vakit Fenerbahçe favori üzere duruyor.

BURCU KAPU: Galatasaray’da bir müddettir oyun gücü düşmesine karşın alınan galibiyetler aldatıcı oldu. Bu düşüşün farkında olmayan yahut olup da tedbir alamayan Okan Buruk’un, uyanıp grubu da uyandırması için köprüden evvel son çıkış. Fizikî olarak da bilhassa Yunus, Sara üzere kritik oyunculardaki düşüş sürecek mi, dinç rakibi karşısında kıymetli.

Fenerbahçe ise gitgide oturan sistemi ve oyun gücüyle daha ön planda duruyor. Ancak iş mental güce geldiğinde, iki kadrosu denk buluyorum. Beşiktaş maçından yaralı dönen Galatasaray’ı, bu olumsuz sonuç olumlu etkileyecek, motivasyonunu artıracaktır.

Fenerbahçe de pek tabi rakibinin puan kaybından daha da motive olup alana çıkacaktır. Beraberlikle maçın uzatmalara kalmayacağını düşünüyorum.

FRED, FRED, FRED…

İki kadrosu da teraziye koyduğumuzda maçın adamı ya da adamları kimler olur?

ATTİLA GÖKÇE: Maçın adamları; Galatasaray’da, katiyen yeterli de oynasa, berbat de oynasa Osimhen, oynasa da oynamasa da Mertens, orta alanda Torreira, her vakit olduğu üzere Muslera olur.

F.Bahçe’de ise Amrabat, Yusuf Akçiçek üzere isimler dışında, âlâ bir Fred birinci 11’de başlarsa büyük iş yapmış olur.

CEMAL ERSEN: Fenerbahçe cephesinde Fred ve Dzeko’nun varlığı kıymetli. Onlar varsa Nesyri tesirlidir. Galatasaray’ın en büyük kozu elbette Osimhen. Penaltılara gitme mümkünlüğünü da düşünürsek, kalecilerin performansı belirleyici olacaktır.

HALİL ÖZER: Fenerbahçe, seyircisi ile daha avantajlı. Tek düşünce forvetlerinin dingin bir periyoda girmesi. Bu maçta kalecilerin değerli bir faktör olacağını düşünüyorum.

BURCU KAPU: Galatasaray için maçın adamı muhakkak Okan Buruk olacaktır. Yaptığı/yapmadığı değişiklikler ve oyun planıyla skoru belirleyecek isim olacaktır. Fenerbahçe’de ise Fred’in dönüşü ve Nesyri’nin performansı maçı domine etmek açısından dikkat cazibeli olabilir.

UFAK TEFEK DOKUNUŞLAR

Kadro ve oyun kurguları açısından Mourinho ile Okan Buruk’un bakış açısı nasıl olur? Sürpriz bir takım tercihi bekliyor musunuz?

ATTİLA GÖKÇE: Okan Buruk başındaki sistemi oluşturuyor. Bazen çaktırmadan denemeler yapıyor. Bir bakıyorsunuz dörtlü yerine üçlü savunma deniyor. Bir defa, iki kadro da ligin en bedelli takımlarına sahip. Her biri bulundukları mevkiinin en uygunları sayılabilir. Muslera’dan Dzeko’ya kadar herkes… Fenerbahçe’nin, taraftarıyla birlikte, kaybetme gerçeğini göze alıp hareket edeceklerine inanıyorum.

CEMAL ERSEN: Mourinho oyuncu tercihleriyle şaşırtıyor. Ligdeki puan kayıplarının çabucak hepsi, fantezi dünyasının eseri. Tenkitler karşısındaki hali, “ders almam, ders veririm” telaffuzunun mucidi Fatih Terim’i hatırlatıyor bana. Şimdi derbi kazanamayan tecrübeli hocanın bu kez macera arayacağını sanmıyorum. Son Glasgow maçındaki üzere iki istikametli oynayacak, hamlesi düşünen bir takım göreceğimizi düşünüyorum.

Beşiktaş hezimeti Galatasaray’ın içini karıştırdı. Bir kriz periyodundan geçiyor görünse de Okan Buruk zeki teknik adam.

Bir satranç karşılaşmasındaki üzere yapacaktır ataklarını. Rakibin şahını tehdit etmek için en yanlışsız vakti bekleyecektir. Saldıran değil, sabırlı ve önlemli tarafta duracaktır.

HALİL ÖZER: Sürpriz takım beklemiyorum. Tahminen bir-iki ufak dokunuşlar olacaktır. İki hocanında artık başındaki on birler aşikâr.

BURCU KAPU: Fenerbahçe’de yerleşmiş oyun sebebiyle dizilişte bir sürpriz olmayacak, fakat skoru bulabilmek için forvet üçlüsündeki tercih belirleyici olacaktır. Bilhassa de Dzeko’suz kaldığında susuz ağaca benzeyen Nesyri’yi düşününce…

Okan Buruk ise üzerindeki tenkitlerden kurtulmak, hatta kendini gelecek döneme atabilmek için bir dokunuş yapmak zorunda. Bu tahminen de Rangers’ın yaptığı üzere 3’lü sisteme dönüp, rakibinin oyununa karşılık vermek olabilir. Lakin Galatasaray’ın, dalgalı form çizen Yunus, Barış üzere oyuncuların forvette ortaya koyacakları konsantrasyona da çok muhtaçlığı var.

PSİKOLOJİK OLARAK ETKİLER

Kupa derbisi ligdeki şampiyonluk yarışını nasıl tesirler? Tipi geçen taraf lig için de avantaj sağlar mı?

ATTİLA GÖKÇE: Geriden gelenler ebediyen motivedir. Öndeki de yakalandığı için bir zafiyet getirir. Biraz kaygı, biraz heyecan olur. Çeşidi geçen taraf, Türkiye Kupası tertiplerinde avantaj sağlar. Bu kulüp şampiyonluğu kaybederse o vakit Türkiye Kupası’nın bedelini anlar. Derbiler, Mourinho’nun sicilinde bir noksanlık olarak görülmeli… Gelecek yıl kalırsa çok daha dişli olacaktır.

CEMAL ERSEN: İki ekibin şampiyonluk yarışında puan farkı şimdilik 6 üzere görünse de, Fenerbahçe’nin maçı eksik. Ve yarınki gayretten sevinerek ayrılırsa, bu motivasyon ligin kalan kısmında elini güçlendirir. Son viraja yaklaşılırken kovalayan olmak avantajdır. Galatasaray çeşidi geçemezse, peşi sıra iki maçı kaybetmenin getireceği ezayı yaşayacaktır. Doğal olarak bu ruh hali lige de yansıyacaktır. O yüzden bu maç şampiyonluk uğraşı kadar değerlidir Galatasaray ismine.

HALİL ÖZER: Kazanmak, yalnızca ruhsal olarak tesirler. Galatasaray elenirse, idare, grup ve hoca üzerinde baskılar giderek artar. Zati huzursuz olan Galatasaray taraftarı, lige karşın acil değişim isteyecektir. Bu da hocayı ve grubu olumsuz tarafta çok etkileyecektir.

Kısacası burada elenme durumunun tesirleri, Fenerbahçe’ye oranla Galatasaray üzerinde daha fazla olacaktır.

BURCU KAPU: Her iki ekip için de Türkiye Kupası’nı kazanmanın çok büyük mana taşımadığını düşünüyorum. Bu maçtaki ana odak, kupada yoluna devam etmekten çok, ana rakibini yenmek olacaktır. Ancak kaybeden taraf için bilhassa de eleniş hali -ki farklı bir skorla olursa, ligin kalanı bilhassa de taraftar baskısı yüzünden sıkıntı geçecektir.