Kaizen ile tahta çıkan köy takımı! Osimhen’in maaşından düşük takım kıymeti

İsveç futbolu bugünlerde kıymetli bir peri masalına mesken sahipliği yapıyor… Ülkenin en üst ligi olan ve 19. haftası oynanan 16 gruplu Allsvenskan’da dorukta yer alan takım herkesin dikkatini çekiyor. Mjallby, uzunca bir müddettir birinci sırada yarışı sürdürüyor ve şampiyonluk yarışında ipi göğüslemeye en yakın ekip olarak öne çıkıyor. Bir köy kadrosu olan Mjallby, şampiyonluk favorisi olan Malmö, Göteborg, AIK Stockholm, Hammarby üzere kulüplerin ilerisinde destan yazıyor.
Sadece 1000 kişilik nüfusa sahip bir balıkçı kasabası olan Hallevik’in temsilcisi, hayli kısıtlı imkanlarla büyük gruplara kafa tutuyor. Ligde en düşük bütçeli kulüplerden birisi onlar. Uzun yıllar büyük zorluklar çektikten sonra, tekrar de sonunda deniz kenarında konuşlu hoş statlarına hoş futbollarını eklemeyi başardılar.

Dördüncü lige düşüyorlardı
Mjallby, 1939 yılında iki lokal kadronun birleşmesiyle kuruldu ve sonraki 86 yılın birçoklarını İsveç’in en üst liginin dışında geçirdi. 2016’da takım üçüncü ligde sıkıntı günler geçiriyordu ve kulüp iflasın eşiğindeydi. Son günkü galibiyet, onları dördüncü lige düşme tehlikesinden son anda kurtardı. Bu andan itibaren birtakım yapısal ve idari değişikliklere gitmeye karar verdiler. Ne var ki bir güçlü sahibin olaya el koyup, gelip yatırım yapıp para saçması kabul edilmiyor bu diyarda. İsveç’te futbol kulüpleri, yüzde 50+1 kuralı nedeniyle taraftarların mülkiyetindedir. Örneğin Zlatan Ibrahimovic, Hammarby kulübünün ortaklarındandır fakat sahip olduğu pay yalnızca yüzde 23.5’tir. O kulübün de yüzde 51’i dernekleşmiş taraftar oluşumuna aittir.

Eksiden artıya ciro
Konuya dönecek olursak; Mjallby yönetimsel olarak Kaizen fikrini uygulamaya karar verir. Mali mevzularda da zihniyet değiştirilir. Kulübün işletme maliyetleri düşürülür ve operasyonlar daha verimli hale getirilir. Genç oyuncular yetiştirmeye ve satmaya odaklanılır ve önemli gelirler elde edilir.
Kulüp her geçen yıl finansal açıdan daha da güçlenir. Yıllık ciroları eksi 400.000 eurodan artı 2.6 milyon euro’ya yükselir. İdari ve mali açıdan bunlar yaşanırken, teknik açıdan ise yardımcı antrenör Karl Marius Aksum’un vazifeye başlaması ihtilal niteliğindedir.

Leicester ve Danimarka
Allsvenskan’da bir evvelki dönem beşinci olarak en uygun derecesini elde eden kadro, bu dönem ise yalnızca bir hezimetle yoluna devam ediyor. Temmuz 2024’ten bu yana iç sahadaki 18 lig maçında hezimet yüzü görmediler. Tahminen daha da değerlisi şu an ligde ikinci sırada bulunan rakipleri Hammarby’yi, bu dönem hem içeride hem dışarıda yendiler.
Maddi iflası aştığı üzere manevi iflastan da böylelikle kurtulur sarısiyahlı küçük dev… Kulüp başkanı Magnus Emeus’a göre muvaffakiyetlerinin sırrı Kaizen’e geçmelerindedir: “Ölçülebilir bilgilerimizin birden fazla 2016’dan bu yana kıymetli ölçüde güzelleşti. En üst lige yükseldik, altyapı faaliyetlerimiz büyük ilerleme kaydetti ve mali durumumuz güçlü bir formda gelişti. Önümüzdeki yıllar daha da uygun olacak.”
Yeşil alana bakacak olursak; beşerler evvelden savunmayı sağlam tutma çabasında, risk almaktan uzak duran, uzun toplarla atakta talihini deneyen bir takım görürdü. Bugün ise basıyor, rakibi bunaltıyor, yüksek pas isabetiyle oynuyor ve her daim gol kovalıyorlar.
Eğer dönemi tepede tamamlamayı başarırlarsa, Leicester City’nin Premier Lig, Danimarka’nın Avrupa şampiyonu olması üzere bir tat bırakacaklar bu alemde. Bu olmasa bile çoktan başardıkları da var esasen şimdilerde. Coğrafik olarak ‘dünyanın bittiği, denizin başladığı yerde’ konumlanan stadyumları Strandvallen, gönüllerde ise ‘yoklukları aşan futbolun karar sürdüğü’ bir yerde duruyor artık

Osimhen’in maaşından düşük takım değeri
Mjallby aynı ligde bir arada yer aldığı rakipleri ortasında en yüksek takım kıymetine sahip 9. ekip pozisyonunda bulunuyor. Takımındaki 25 oyuncunun iddiası yeni bonservis bedelleri, toplamda 15 milyon euro’luk bir sayıda gösteriliyor. Galatasaraylı Osimhen’in maaşı düşünüldüğünde, İsveç takımındaki tüm oyuncuların toplam pahası, Nijeryalı forvetin bir yıllık karının altında kalıyor.

Bin kişinin beş katı stadyumda
Mjallby maçlarını 6500 kişi kapasiteli Strandvallen Stadı’nda oynuyor. 1000 nüfuslu köyde beşerler maç günleri stada akın ederken, kadrosu tüm bölgenin temsilcisi gören etraf köyler ve kasabalardan gelenlerle birlikte tribünde önemli bir dayanak bulunuyor. Irkçılık ve cinsiyetçilik zıddı bir tribün kültürü oluşturan sarı-siyahlı taraftarlar, koreografi düzenlemesi için özel olarak oluşturdukları Tifo isimli kümeleriyle görsel şölene de imza atıyor.

Altı ekip arkadaşı tıpkı evde
İsveç grubundaki futbolcular yalnızca alanda arkadaş değiller. Gruptaki arkadaşlık saha dışında da devam ediyor. Hatta ortalarında o kadar yakın bir bağlantı var ki, altı tanesi birebir meskende kalıyor. Profesyonel futbolda pek alışık olunmayan bu görüntü uzunca bir müddettir devam ediyor. Sarı-siyahlıların yıldız orta saha oyuncusu Elliot Stroud, birinci kaleci Noel Törnqvist ve santrfor Alexander Johansson bu isimler ortasında yer alıyor. Kısa bir mühlet evvel Mjallby ile yollarını ayırana kadar Arvid Brorsson, Rasmus Wikström, Jakob Kiilerich de konutun sakinleri ortasındaydı. Gidenlerin yerini yenilerin aldığı ortak hayat alanında birlikte kalan futbolcular konutta atari ya da kağıt oynayarak vakit geçiriyor, birlikte markete gidiyor, markette ve sokakta çabucak her gün taraftarlarla karşılaşıyor ve sohbet ediyor, bazen de kapı önünde mahalleli ile birlikte futbol oynuyorlar.

Kafa hareketleri itinayla taranır
Kaizen ideolojisi doğrultusunda her daim gelişim içerisinde olmayı hedefleyen kulüp, futbola bakış açısında da daima yenilikler peşinde. Bu doğrultuda geçtiğimiz yıl misyona getirilen yardımcı antrenör Karl Marius Aksum kritik bir rol üstleniyor. UEFA A lisansı sahibi bir antrenör olan Norveçli teknik adam oyunun çok farklı istikametleri üzerine araştırmalar yapan adeta bir ‘futbol bilim insanı’. Futbolda görsel algı üzerine doktorası olan isim, bir futbolcunun top kendisine gelmeden evvel yaptığı saha denetimini baş hareketlerini kayıt altına alarak ve göz taraması yaparak tespit eder ve her futbolcunun bu alandaki hünerini sayılara döker. Futbolun nasıl oynanması gerektiğine yönelik oyunun tüm taraflarını tahlil eden beş yüz sayfalık bir kitabı da bulunan Aksum, Mjallby’de son bir buçuk yılda bilhassa ekibin hamlesini geliştirmeye büyük katkı sundu.

Kendini ada ya da git!
Müthiş bir scout grubu ekibe genç, dinamik yetenekli oyuncuları kazandırıyor. Teknik yönetici Anders Torstensson’un aile ortamındaki takımında her futbolcudan adanmışlık bekleniyor. Her yeni oyuncuya, mukavele imzalamadan evvel çok çalışması ve grup oyuncusu olması gerektiği anlatılıyor. Futbolcu gereğince çalışmaz, kendini ekibe adamazsa kontratı feshediliyor.

Otomotiv bölümü icadı bir felsefe
Japoncada değişim manasına gelen ‘kai’ ve güzel manasına gelen ‘zen’ sözcüklerinin birleşmesiyle meydana gelen ‘kaizen’, düzgüne yanlışsız gerçekleşen değişimi anlatıyor. İkinci Dünya Savaşı sonrası Japonya’daki otomotiv kesiminin içinden doğan Kaizen ideolojisi, daha güzele ulaşmak için daima değişim göstermeyi hedefliyor. İmalat bölümünden vakitle hizmet bölümüne de geçen ve tüm dünyaya yayılan bu işletme yönetimi kavramı, muhakkak bir standardın tutturulmasının yerini düzeyin daima yükseltilmesine bıraktığı bir toplam kalite idaresine işaret ediyor.

Akademiye kardeş payı
Kulübün resmi internet sitesinde yer alan bilgilendirmede, altyapıya verdikleri ehemmiyet vizyonlarının bir kesimi olarak sunuluyor. Buna nazaran sarı-siyahlılar A Takım’da, oyuncuların %50’sinin kulübün akademisinden yetişmiş olmasını hedefliyor. Birinci 11’deki 5 oyuncunun da aşağıdan ve genç kadrolardan gelmesi isteniyor. Bir öteki gaye ise, her yıl Akademi’den en az iki oyuncunun A Takımı’na terfi ettirilmesi.