İran donanması Bender Abbas’a döndü! Çin’le dikkat çeken temas: ‘J-10 isteği dinmiyor’

Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – İsrail’in İran’a yönelik akınlara başlamasının akabinde, Bender Abbas’taki İran donanmasına ilişkin ögeler 16 Haziran’da limandan ayrılarak denize açıldı. Gemilerin ayrılmasından kısa bir müddet sonra İsrail ordusu, Bender Abbas limanındaki donanma tesislerini amaç aldı. Atakta donanmaya ilişkin bir mühimmat deposu ile insansız hava araçlarının bulunduğu bir depo vuruldu. İsrail’in gaye aldığı yalnızca İran Deniz Kuvvetleri değil. İhtilal Muhafızları’na bağlı deniz gücüne ilişkin tesisler de akınlardan nasibini aldı.

ALINTI – Gemilerin gaye alınmamak için ayrılmasının akabinde bir kısmının ikmal için limana döndüğü ve kısa müddet ortadan sonra tekrar denize açıldığı, çekilen uydu manzaralarına yansımıştı. 28 Temmuz sabahı erken saatlerde çekilen orta çözünürlüklü uydu manzaralarında, Güney Filosu gemilerinin birçoklarının artık Bender Abbas’a döndüğü görüldü. 

FİLONUN BÜYÜK KISMI ULAŞTI

Maritime Executive’de yer alan habere nazaran elde edilen uydu manzaralarında, Güney Filosu’nda vazife alan iki Alvand Sınıfı ve iki Moudge Sınıfı fırkateyn limanda bulunuyor. Bender Abbas limanında istihbarat gemisi Zagros (H313) de yer alıyor. Ayrıyeten 2 Hengam Sınıfı çıkarma gemisi ve farklı sınıftaki çıkarma gemileri de görülüyor. IRINS Larak (L512) gemisi ise tamir gördüğü yüzer kuru havuzda bulunuyor. Limana yakın noktalarda da Bandar Abbas Sınıfı ikmal gemisi IRINS Bushehr (K422) ve dört adet Delvar Sınıfı kargo ve mühimmat gemisi yer alıyor. 

Sivil bir yük gemisinden helikopter gemisine dönüştürülen IRINS Makran (K441) gemisi ise Bandar Abbas Limanı’ndaki iskelesine şimdi dönmediği görülüyor. İran İhtilal Muhafızları Donanması’na ilişkin insansız hava aracı taşıyıcı gemisi Shahid Bagheri (C110-4) ise haziran ortasından beri Bender Abbas açıklarında demirlemiş vaziyette bulunuyor. 

İRAN, KRİZİN İÇİNDEN NASIL ÇIKACAK? 

İran, ‘12 gün savaşı’ olarak isimlendirilen süreçte aldığı yaraları sarmaya devam ediyor. Lakin ülkenin bu çatışmalardan evvel de önemli bir güç krizinin içindeydi. Bu krize İran’da devam eden su ezası da eklenince, içinden çıkılması güçlü bir süreç yaşanıyor. Genel tabloya bakıldığında, Tahran’ı önümüzdeki devirde de sıkıntı günler bekliyor. 

İran’ın İsrail taarruzlarında hasar gören askeri altyapısını onarmak için de Çin ile iş birliği yapmaya hazırlandığı argüman edilmişti. Basında yer alan haberlere nazaran İran, İsrail ile 12 gün süren çatışmaların akabinde hava savunma kabiliyetlerini tekrar inşa etmek emeliyle Çin’den yeni sistemler satın aldı. Sevkiyatların, taraflar ortasında 24 Haziran’da sağlanan fiili ateşkesten sonra gerçekleştirildiği tez edildi. Halihazırda İran ile Çin ortasında güçlü ticari münasebetler olduğu biliniyor. İran, petrolünün yaklaşık yüzde 90’ını Çin’e ihraç ediyor. Bu da Çin’i İran’ın en büyük petrol müşterisi haline getirmiş durumda. 

‘J-10 KIYMETLİ BİR ADAY HALİNE GELDİ’

Tahran ve Pekin ortasındaki savunma alanında yapılan iş birliğinin yalnızca savunma füzeleriyle sonlu kalmadığı tez ediliyor. 24 Haziran’da sağlanan ateşkesin akabinde birinci yurt dışı ziyaretini Şanghay İş Birliği Örgütü toplantısı sebebiyle Çin’e yapan İran Savunma Bakanı Aziz Nasırzade’nin Çin ziyareti sırasında beraberindeki heyet ile birlikte İran’ın J-10 savaş uçakları tedarik edip edemeyeceğine ait çalışmalar yaptığı söyleniyor. ‘Russian Arms’ isimli Telegram kanalında yer alan tezde, Hindistan ve Pakistan ortasında yaşanan tansiyon sırasında Pakistan’a ilişkin J-10 uçaklarının PL-15 füzeleriyle Hindistan’a ilişkin Rafale savaş uçağını düşürmesinin akabinde İran’ın bu uçaklara olan ilgisinin arttığı ve J-10 uçaklarının İran için kıymetli adaylardan biri haline geldiği belirtildi.