Halil Özer’den En Nesyri çıkışı: Adamı paçavra ve bidonlayanlar utansın

Süper Lig’de Fenerbahçe, Kasımpaşa’yı 3-1 mağlup ederek tepe takibini sürdürdü. Milliyet muharriri Halil Özer, En Nesyri ve Dzeko ahengine dikkat çekti.

HALİL ÖZER: BU BİR BOSNA – FAS İMALİ (MİLLİYET)
Fenerbahçe ligimizin en uygun deplasman ekiplerinden birisi olan Kasımpaşa önünde vakit zaman zorlansa da derbi haftasına kaygısız tasasız girdi. Fenerbahçe’de şöyle bir hava oluştu.
İşler berbat giderse ya Mourinho bir şeyler yapar ya da kaliteli oyunculardan birisi çıkar sonucu değiştirir.
Dün de o denli oldu…
Maça yeterli hazırlandığı her halinden muhakkak olan Kasımpaşa bilhassa orta alanda Hajradinoviç ile çok aktif oldu. Esasen bu 90 dakika sonunda da sahanın en âlâ oyuncularından birisi olarak dikkati çekti. Orta alanda Fred dışında bu bölgede rakibe direnen yoktu. O yüzden orta alanı kalabalık geçen Kasımpaşa birinci yarıda üç net gol konumu buldu. Ancak doğal şu var. Şayet Kadıköy’de Fenerbahçe’ye karşı oynuyorsan bu fırsatları değerlendireceksin.

KADIKÖY’DE GALİP GELMEYE YETMİYOR
Hoş Göztepe ve Rize maçlarında gördük ki Kadıköy’de galip gelmek için o da yetmiyor.
Fenerbahçe’nin birinci yarıdaki dingin oyununu fazla da eleştirmek istemiyorum. Zira bir ay içinde o denli şiddetli maçlar oynadılar ki oyuncuların fiziki manada yıpranması son derece olağan.
Sadece güçlü oyunlarına değil yetenekli ayaklarına güvendiler. Gerçekten birinci yarıda Kasımpaşa yalnızca bir yanılgı yaptı. Onu da En Nesyri çok klas vuruşla gole çevirdi. Fakat bu gole dikkat. Anderlecht maçında da tıpkı durum oldu Szymanski ortaladı En Nesry golü attı. Kendi alanında Fred uzun ani ve derin toplarla bunu daima deniyor. Muhakkak ki idmanlarda çok çalışılmış. Zira forvet oyuncuları da o duruma çalıştıkları için ofsayta dikkat ediyorlar. İki maçta da bunun karşılığını aldılar.

MERT HAKAN STANDARTIN UZAĞINDA
İlk yarıda Talisca şimdi hazır olmadığını gösterdi. Olağan yalnızca o değil Mert Hakan, Mert Müldür, Oğuz olağan futbol standartlarının çok uzağındaydılar.
İkinci yarıda Mou adam değişikliğine gitmedi. Bunun yerine futbolcularını uyarıp o denli alana sürdü. O da çabucak fark etti esasen. Birinci yarının etkisiz adamları rakibe daha yakın ve baskılı oynamaya başladılar. Böylelikle Kasımpaşa’nın orta alanda oyun kurmasını engellediler. Ön alan baskısı da çoğalınca Fenerbahçe’nin 2. golü kaçınılmaz oldu.

NESYRI’NİN EN BÜYÜK TALİHİ DZEKO!
Bu yarıda Fenerbahçe birinci yarıda olduğu üzere rakibine golün dışında net konumlar vermedi. Fall’ın golünde savunmanın zamanlama yanlışını da unutmamak gerekir. Bu yarı büsbütün Fenerbahçe’nin denetiminde geçti. Yediği gol rakibini umutlandırsa da Fenerbahçe istediği vakit gol atabilme yeteneğine sahip. Hele Dzeko girdikten sonra En Nesyri daha da rahatladı ve üst üste durumlar bulmaya başladı. Attığı 3. golde ise yeniden Dzeko’nun rolü çok fazlaydı.
Kesinlikle Faslı oyuncuya bir parantez açmak lazım. Öncelikle onun en büyük talihi Dzeko üzere bir profesyonelle oynaması. Çift forvetten sonra randımanı düzgünce arttı. Bosna-Fas imali goller giderek çoğalmaya başladı. Adam karadan havadan her yerden rahatlıkla gol atabiliyor. Enteresandır haftalar geçtikçe son vuruş kalitesi de yükselmeye başladı. Ne diyelim?
Sezon başı hiç beklemeden adamı paçavra ve bidonlayanlar utansın.

FAİK ÇETİNER: FUTBOLU BIRAK, SONUCA BAK (FANATİK)
Anderlecht maçının en uygun 2 oyuncusunu (Kostiç, Yusuf Akçiçek) Mourinho dinlendirmeyi uygun görüp birinci 11’e Oğuz Aydın ve Levent Mercan’ı koymuştu. Talisca da (henüz ısınamamış) alandaydı. Kulübedeki Dzeko 11’de riske edilmedi, Szymanski de cezalı olunca işler biraz karışmıştı. Kasımpaşa maça fırtına üzere başladı. Birinci 15 dakika net durumlar buldu, atamadı. Kadıköy’de Fenerbahçe’ye karşı cömert olursan, çabucak faturayı ödersin. Birinci 20 dakika dolarken, hem de Fenerbahçe bocalarken Kasımpaşalı Opoku sahneye çıktı, En Nesyri’ye asist (!) yaptı, O da bu ikramı geri çevirmedi. Golden sonra Fenerbahçe kendine geldi, önde baskı yaptı, rakip acemice pas yanılgıları ile ikramlara devam etti lakin devre tek golle kapandı. İkinci yarıda konuk kadronun geriden paslarla çıkma ısrarı ve amatörce inanılmaz pas kusurları Fenerbahçe’nin ekmeğine yağ sürdü.

FIRTINA KOPACAK
Mourinho atak yapmaya hazırlanırken, rakibin bir ikram pasında Mert Müldür asisti yaptı ve Oğuz Aydın da golü… Kasımpaşalı Fall’ın baş golüyle maça biraz heyecan geldi. Oyunun gidişatı Mourinho’yu endişelendirmiş olacak ki atılım yapmaya başladı. Evvel eli sarılı Dzeko’yu, Osayi’yi sonra da Kostiç ve Yusuf’u oyuna aldı. Dzeko girer girmez asistini yapıp En Nesri’ye golünü attırdı. Son kısımda Fenerbahçe yönetim etti diyebiliriz. Zira Kasımpaşa’nın rakibini yakalayacak isteği ve marifeti yoktu. Fenerbahçe’nin ezeli rakibiyle yapacağı maç öncesi bu 3 puan kuraldı. Onun için ‘Futbolu bırak, sonuca bak’ diyelim ve haftaya kopacak fırtınayı bekleyelim.

DENİZ ÇOBAN: GERGİNLİĞİ ONU ETKİLEDİ (FANATİK)
Ali Şansalan’ın uzun müddettir Fenerbahçe maçlarına çıkmamasının doğurduğu ruhsal gerginliğinin kararlarına yansıdığını, deneyiminin tersine çok sayıda faul ve kart yanılgısı yaptığını düşünüyorum. Başka yandan da şanslı gününde olan Şansalan, kritik bir karar vermek zorunda kalmadı. Cılız penaltı beklentilerine devam kararları doğruydu. Talisca’ya çıkan sarı kart yanlışsız lakin Winck’in kartı kusurluydu. Üst üste faul yapan Fred’in maçı kartsız tamamlamaması gerekirdi.