Bir kıvılcım yetiyor! Sıcaklarla yükselen tehlike: Yüksek binalarda yangınlara karşı ‘yağmurlama sistemi’
İzmir İktisat Üniversitesi (İEÜ) Öğretim Vazifelisi, İnşaat Mühendisi Onur Alpago, İzmir’de artan sıcaklıklarla birlikte yüksek binalardaki yangın riskinin de arttığını belirtti. Yangın anında yağmurlama sisteminin devreye girmesinin hayati kıymet taşıdığını lisana getiren Alpago, “Bina yangınlarının çok fazla sebebi var. Prizde unutulan şarj aygıtından tutun, tavada kalan yağa kadar pek çok sakıncalı durum yangına sebep olabilir. Münasebetiyle yangınların çıkmasını önlemek çok mümkün değil” dedi.
İEÜ Öğretim Vazifelisi, İnşaat Mühendisi Gurur Alpago, yapıların yangınla ilgili risk altında olduğunu belirtip, yüksek yapı yangınlarına dikkat çekti. Yüksek yapılarda kaçış arasının fazla olmasının riski arttırdığını kaydeden Alpago, buna nazaran tedbir alınması gerektiğini tabir edip, “Bina yangınlarının çok fazla sebebi var. Prizde unutulan şarj aygıtından tutun, tavada kalan yağa kadar pek çok sakıncalı durum yangına sebep olabilir. Hasebiyle yangınların çıkmasını önlemek çok mümkün değil. Lakin çıktığı anda çabucak haberinin alınıp yağmurlama sisteminin devreye girmesi, yani yangın çıktıktan sonra en kısa müddette yangının baskılanması gerekiyor. İtfaiye gelene kadar da yangının büyümemesi gerekiyor. Hasebiyle binalarda tedbir almanın yanı sıra nasıl müdahale edilmeli, nasıl alarm verilmeli üzere konuların üzerinde durulması gerekir” tabirlerini kullandı.
‘KLİMALARIN ÇALIŞMA MÜHLETİNİN 12 SAATE ÇIKMASI RİSKİ ARTIRIR’
Özellikle İzmir’de hava sıcaklığının yükselmesine bağlı olarak yangın hadiselerinin artabildiğini anlatan Alpago, şöyle devam etti:
“Hava çok ısındığında rutubet azalıyor ve gerekli yangın şartları oluşuyor. Kabloların yükü de artmaya başlıyor. Tahminen günde 4 saat çalışan klima günde 12 saat çalışıyor ve bütün dairelerde çalışıyor. Münasebetiyle gereğinden fazla yüklenme oluyor. Biraz kalitesiz materyal varsa risk artıyor. O kablo tahminen 10 yıldır yanmadı ancak günde 2 saat çalışıyordu. Artık tam kapasite çalışan kablo kalitesiz ve iletken ise yanlışlar çıkıyor. Prizde kalan şarj aygıtları nedeniyle ıstırap yaşanabilir. Elektrik sistemi kendi devinimi içinde kusur yapabilir. Kalitesiz sigorta sistemi, kalitesiz kablolama, kalitesiz personellik, bir mühlet sonra kendi iç deviniminde yangına sebebiyet veriyor. Hasebiyle kullanıcıların bu bahiste yapabileceği pek bir şey yok. Yani bina zelzeleye sağlam mı değil mi nasıl bilemiyorsak kablo sistemini de bilemeyebilir, yalnızca âlâ olmasını temenni edebiliriz. Onun dışında kolay tedbirlerle de risk azaltılabilir.”
‘AKREDİTE BİR DENETİM DÜZENEĞİ KURULMALI’
Yangınla ilgili yeni bir şartname hazırlandığını söyleyen Alpago, taslak kademesindeki yeni yönetmelikle ilgili görüş alışverişinde bulunduklarını lisana getirdi. Şartnamede caydırıcı unsurların de bulunması gerektiğini kaydeden Alpago, “Hem mevcut hem yeni yapılacak yapılardaki yangına bakış senaryoları tekrar gözden geçirildi.
Bittiğinde güzel bir çalışma olacak. Lakin nasıl yapılacağı kadar nasıl denetim edileceği ve nasıl denetleneceği de kıymetli. Bu nedenle akredite denetim firmaları oluşturulabilir. İtfaiye müdürlüklerine yangın mühendisleri adapte edilip onlar güçlendirilebilir. Yangın mühendisleri, belediyeler ile akredite firmalarla birlikte denetim yapabilir. Böylelikle yaptırımı çok yüksek bir denetim düzeneği kurulmuş olur. Bu kullanıcıları da rahatlatır” sözlerini kullandı. Alpago, vatandaşların birebir sarsıntıya dayanıklılıkta olduğu üzere bir dilekçe yazarak binalarının yangın tedbirlerinin denetlenmesi konusunda da talepte bulunabileceğini hatırlatarak itfaiye müdürlüğü ile belediyelerin sürece dahil edildiği akredite bir denetim düzeneği kurulabileceğini kelamlarına ekledi.
