Bakan Kacır, Türkevi’nde “Anadoludakiler” standını gezdi
Kacır, Emine Erdoğan’ın himayelerinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü uyumunda hayata geçirilen “Anadoludakiler” projesi kapsamında Anadolu lezzetleri, el sanatları ve mutfak bilgeliklerinin tanıtıldığı sergiyi gezdi.
Bakan Kacır, burada yaptığı açıklamada, kelam konusu proje ve “Anadoludakiler: Kapıların Arkasındaki Hazineler Sergisi”ne ait bilgi verdi.
“Anadoludakiler” projesinin, Türkiye’nin Anadolu topraklarının sahip olduğu tarihi değerleri dünya sahnesine çıkardığı bir proje olduğunu belirten Kacır, bu kapsamda daha evvel Türkiye’de stantlar düzenlediklerini, Kapadokya ve başka kentlerde “Anadoludakiler Pazarı” kurduklarını ve bunu bir belgeselle de ekranlara taşıdıklarını anımsattı.
Kacır, Emine Erdoğan’ın davetiyle Asya’dan Afrika’ya, Amerika’dan Avrupa’ya dünyanın dört bir yanından devlet ve hükümet liderlerinin eşlerini Türkevi’nde düzenlenen stantta “Anadoludakiler” ile tanıştırdıklarını söyledi.
“Projenin birkaç değerli misyonu var”
Anadoludakiler projesinin birkaç kıymetli misyonu olduğunu vurgulayan Kacır, şunları kaydetti: “Bunlardan birincisi, Türkiye’nin sahip olduğu bedelleri gün yüzüne çıkarmak ve geleceğe taşıyabilmek, tıpkı vakitte da koruma altına alabilmek. Türkiye’de 1700’den fazla coğrafik işaretli eserimiz var. Bu aslında ne kadar büyük bir zenginliğe sahip olduğumuzun da göstergesi. Tüm kentlerimizin tarihten bugüne taşınan ve geleceğe taşınmayı bekleyen ekonomik potansiyeli olan pek çok zanaat yapıtı, ustalık yapıtı var. Biz de ‘Anadolu topraklarının birikimi, Anadolu mutfağının rahmeti, Anadolu ustalarının becerisi’ mottosuyla Anadoludakiler projesinde bütün bu değerli ekonomik potansiyeli gerçeğe dönüştürme eforu içindeyiz. Projemizin ana misyonlarından birisi bu.”
Kacır bir öbür misyonlarının da bugünün dünyasında insanlığın temel arayışlarına yanıt veren kıymetlerin yeniden Anadolu’da gizli olduğunu hatırlatmak olduğunu belirterek, “Küresel ticaretin acımasız rüzgarları ortasında kaybolup gitmekte olan çok sayıda mahallî üretim kabiliyeti var. Biz Anadoludakiler ile yerelin bütün bu global rüzgarlara karşı direncini, kar hırsının değil kanaatin hakim olduğu, israfın değil tasarrufun hakim olduğu bir anlayışla seslendirmeye çaba ediyoruz. Bu proje kapsamında da bütün bu pahaları dünyanın dört bir yanından gelen konuklarımızla paylaşarak bu yaklaşımın dünyanın dört bir yanına yayılmasına öncülük etme gayreti içindeyiz.” dedi.
“Anadoludakiler farklılıkların zenginliğimiz olduğunu hatırlatmaya devam edecek”
Serginin temasının “Kapı” olduğunu vurgulayan Kacır, 4 ana alt temanın da “Döngü Kapısı”, “Sürdürülebilirlik Kapısı”, “Dayanışma Kapısı” ve “Ustalık Kapısı” olduğunu anlattı.
Kacır, “Umarım dünya çok renkli, çok sesli olmaya devam eder. İnsanlık ailesi olarak tek tipleşmeye karşı globalleşmenin farklı melodileri, farklı tonları, farklı renkleri ortadan kaldıran rüzgarına karşı daha güçlü bir direnç taşıyabiliriz. Dünya farklı renklerin ahengiyle hoş, farklı seslerin melodisiyle hoş ve umarım Anadoludakiler bu farklılıkları vurgulamaya ve farklılıkların zenginliğimiz olduğunu hatırlatmaya devam edecek.” değerlendirmesinde bulundu.
