Arıcı kardeşler, gojiberry sayesinde randımanı artırdı

Yapıaltın Barajı mevkisinde 2017’de 20 dönüm arazi üzerine 500 gojiberry fidanı diken Neslihan Bektaş Ünsal, Fatma, Kasım ve Muhammed Bektaş kardeşler, ağaç sayısını 6 bine çıkardı.

Gojiberry bitkisi sayesinde arı sayısı ile randımanı de artıran Bektaş kardeşler, bal sağımına da 1 ay erken başladı. Kardeşlerden Muhammed Bektaş, AA muhabirine, şeker hastası annesi için daima gojiberry aldıklarını, araştırmalarında bitkinin karasal iklime uygun olduğunu görünce bu işe başladıklarını söyledi.

Bahçelerine birinci başta 500 gojiberry fidesi diktiklerini belirten Bektaş, “Üçüncü yılın sonunda 6 bin ağaca ulaştık lakin gojiberrynin pazarı Türkiye’de tam oluşmadığı için eser satışında problem çektim. Bunun üzerine geçen yıl 9 kovan arı alarak arıcılığa da başladık. Arının gojiberryi sevdiğini gözlemliyordum. 9 kovanla başlayan maceramız, bir yıl sonra 90 kovana ulaştı.” dedi.

Bektaş, yetiştirdiği gojiberrynin tamamını arılara yedirdiğini söz etti. Arının bitkiden aldığı tohumu, posasını, nektarını direkt balın içine bıraktığını anlatan Bektaş, “Bu da daha evvel görülmemiş bir olay. Gojiberrynin kraliçe arıya çok büyük yararı var. Yumurta randımanını asla kesmiyor. Vitamin bedellerini de tahlil yaptırdım. Arının muhtaçlık duyduğu tüm vitaminler gojiberrynin içinde var. Bu işi şekersiz yapacağıma dair kendi kendime kelam verdim. İşi başlamadan evvel birtakım hocalarımıza sorarak onlara danışıp arılara gojiberryi verdim. Çok da yararını gördüm.” diye konuştu.

“Gojiberry arının ömrünü uzatıyor”

Bektaş, Sivas’ın gojiberry üretimi için uygun bir yer olduğunu lisana getirdi. Gojiberry verdikten sonra arı sayısında artış olduğunu vurgulayan Bektaş, şöyle konuştu:

“Arı artışı sayesinde 9 kovandan 1 yıl içinde 90 kovana ulaştım. Bal sağımına da olağan dönemden bir ay evvel başladım. Kovanlarımın birden fazla da üç katlı. Bir ayda kovanların dolumu 3 kata çıktı, arı vefatları azaldı. Arının ömrü günle ölçülmez, 800 ile 1000 kilometre ortasını dolduran arı ölür. Gojiberry arının ömrünü uzatıyor. Arının nüfusuyla baş edemiyorum. Bu nedenle bir ay içinde kovanlar üçüncü katına ulaşıp bal vermeye başladı. Bunu şekersiz, şerbetsiz ve dışardan hiçbir destek yapmadan yalnızca gojiberryle yapıyorum.”

Bektaş, gojiberry ve arıcılık işini 3 kardeşiyle yaptığını, en büyük destekçilerinin de onlar olduğunu belirtti. Gojiberry balını geçen yıl 2 çıta alanların bu yıl 5 çıta istediklerine dikkati çeken Bektaş, “Şeker hastalarından hoş geri dönüşler aldık, çok mutlular. Balın çok hafif olduğunu söylüyorlar. Olağan de şeker hastası olan bir kişinin bal yiyemeyeceğini biliyoruz. Şekerli bir bal olsa hastalar yiyemezdi lakin gojiberry balını çok rahat yiyebiliyorlar. Kovanları açtığımız vakit her gün binlerce yavru arı olduğunu görüyoruz. Bunun nedeni ise gojiberry. 20 çıtalı bir kovanda 14 çıta yavru arı oluyor. Geçen yıl bal açısından ülke genelinde eza yaşandı. Benim geçen yıl birinci senem olmasına karşın 9 kovandan şeker desteksiz, yalnızca gojiberry vererek 225 kilogram süzme bal aldım. Bu yılki gayem bu türlü giderse 2,5 ton bal almak.” tabirlerini kullandı.

“Türkiye gojiberry bitkisi için elverişli bir iklime sahip”

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Barış Atalay Uslu da gojiberry meyvesinin çalımsı yapıda, yaprak döken, çok yıllık, sert iklim şartlarına sağlam bir bitki olduğunu söyledi.

Gojiberry bitkisinin kullanım alanları hakkında bilgi veren Uslu, şunları kaydetti: “Son yıllarda Kuzey Amerika ve Avrupa ülkelerinde ‘süper meyve’ olarak kıymet kazanan gojiberry, güçlü kimyasal bileşimi ve tıbbi özelliği sayesinde sağlıklı bir diyetin değerli modülü olarak kullanılmaktadır. Mide kanseri hücreleri üzerindeki tesirini kıymetlendirmek maksadıyla yapılan bir çalışmada, insan mide kanseri hücrelerinin çoğalmasını, göçünü ve istilasını inhibe edebildiği gösterilmiştir. Türkiye gojiberry bitkisi için elverişli bir iklime sahip. Bu sayede ülkemiz, gojiberry ihracatında önde gelen ülke olma potansiyeline sahiptir. Gojiberry, bu güçlü içeriği ve sıhhatle ilgili birçok alanda kullanılmakla birlikte yetiştiricimizin arılara vermesiyle meyvenin güçlü antioksidan içeriği ile arıların hem üreme aktifliğini arttırmış hem de kâfi ve üstün bir besin içeriğiyle arılar süratle çoğalmıştır. Arıların son yıllarda sayısal olarak epey azaldığı düşünülürse bölüme büyük yarar sağlayacağı düşünülmektedir.”