Ali Ece: Beşiktaş’ta Lyon ve Galatasaray öncesi makûs sinyal

Süper Lig’de Konyaspor’u 2-0 mağlup eden Beşiktaş’ı spor muharrirleri köşelerinde kıymetlendirdi. Siyah-beyazlı ekibin oyununun Galatarasay derbisi için yetersiz olduğu vurgulandı.

Lİ ECE: LYON VE GALATASARAY İÇİN MAKÛS SİNYAL (FANATİK)
Maç öncesi Cumhuriyet Bayramı temalı tertip şahaneydi. Rafa Silva da birinci yarı boyunca topla ne vakit demarke vaziyette buluşsa şahane işler yaptı: Dar alandaki muazzam driplingleri ve fark yaratan ani sürat yükseltmeleri bir yana orta alandan atak çizgisine geçişlerdeki tek pas dokunuşları da fevkalade kaliteliydi.

Konyaspor beklendiği üzere ön alan presiyle başlarken Gabriel’in yokluğunda Rafa’nın santrforu Immobile’den çok iç oyuncuları Ndour ve Gedson’a yaklaşarak orta alanda ekstra bir iç oyuncusu olarak konum alması adeta tıkalı damarı açan bir doktor dokunuşu tadındaydı. Konyaspor ise geriden top çıkartırken Beşiktaş organize presi karşısında zorlandı, Beşiktaş’ın bundan bir gol çıkaracağı aşikardı, devre sonunda Muçi kaptı Rafa yazdı. Beşiktaş’ta birinci yarının en kötüsüyse Svensson’du: Sağ stoper kademesinde Gabriel önünde de Rashica’nın ekstra defansif katkısı olmayınca çok zorlandı. Solda Masuaku final kararlarını daha güzel verebilse birinci yarıdan skor tabelasına ismini yazdırabilirdi lakin en azından yaptığı daima bindirmelerle önündeki Semih’in açıktan ekstra forvetleşmesini sağladı, esasen birinci gol de bu halde oluşan penaltı konumundan geldi.

Mert Günok olmasa…
Maçta ikinci yarıda bilhassa 50- 65 ortası Beşiktaş yeteri kadar tesirli değildi. Mert Günok olmasa skor açısından da maç çok tehlikeli hale gelebilirdi. Kalan müddette Beşiktaş oyunu tekrar dengeledikten sonra hovardaca harcadığı konumlar ise Lyon ve Galatasaray maçları için makûs sinyal.

ATTİLA GÖKÇE: KARTAL’A FAZLASI GEREK (MİLLİYET)
Doğru hava, gerçek yer, yanlışsız vakit.. Daha da doğrusu var: Bronckhorst’un seçtiği on bir… Hollandalı hoca, kendisine yönelik tenkitlerin ve tekliflerin odağındaki oyuncu Semih’i direkt maça başlayan takıma seçince hem taraftarları, hem de kendisini rahatlattı. Ancak daha da kıymetli, olanı Semih’in motivasyonunu yükseltmesi, ona güvendiğini göstermesiydi.
Peki Semih ne yaptı? Sol önde vazifeliydi lakin, orada bir ziyaretçi üzere duruyordu. Oyunun akışına nazaran durum alıyor, İmmobile’nin iştirakine geçiyor ve hiç de sırıtmıyordu.
İçten gelen hislerle oynadı. Yaşama ve oynama sevincini arkadaşlarıyla paylaştı. Rafa Silva’nın pasıyla ceza alanına girip aut çizgisine (İmmobile’ye top atmak için) inerken geciken bir atakla düşürülünce Kadir Sağlam penaltıyı verdi. İtalyan da beşinci penaltı golüyle açılışı yaptı.
Oyun gayretli geçti. Konyaspor teslim olmayan, rakibi için daima arıza çıkaran bir konuktu. Çok koştular, top çaldılar, konumlara girdiler lakin kazandıkları topları yeterli kullanamadılar. Bunda Beşiktaşlı futbolcuların geçiş oyununa karşı çoklu yardımlaşma ile baskı yapıp topu geri kazanması da rol oynadı.

Maçın efendisi, çokça top kaybına karşın Beşiktaş’tı. Pekala Beşiktaş’ın efendisi? Mutlaka Rafa Silva diyorum. Rafa’nın top alışında, pas verecek en az üç alternatifi görmesinde seyredeni heyecana sürükleyecek marifet ve vizyon vardı. Attığı gole gelince… Muçi’nin pasını çok uygun kıymetlendirdi. Rakip savunma oyuncusuyla üstüne gelen kaleciyi birebir anda saf dışı bırakarak sakin ve usta vuruşuyla skoru oluşturuverdi. Maçın sonlarına yanlışsız yaptığı değişikliklerle Rafa’yı sağ kanada alması, Beşiktaş’ın baskılı ve yaratıcı oyununu olumsuz biçimde yavaşlattı.
Dünkü maç, Beşiktaş’ın öne geçince yakalanması üzere can sıkan arızalara karşı vakit zaman sıkı savunmayı muvaffakiyetle uyguladığını gösterdi. Puan cetveline bakıldığında Beşiktaşlıların dorukta resmen “ortak” statüsünde olduğu anlaşılıyor. Geçen dönemin travmalarına karşı Beşiktaş’ın alıştığı bu statü, lige renk, taraftarlara da heyecan verecektir.
Oyunun her iki istikametinde (ofansif/defansif) daha çok koşan bir Beşiktaş izledik. Elbette bu koşuların, Lyon ve Galatasaray derbisi kapsamında kıymetlendirilmesi gerekir. O vakit son soru: Bu oyun Galatasaray derbisi için kâfi mi?
Hayır yetmez! Lyon ve Galatasaray deplasmanlarında fazlası gerekir.