9 milyon yıllık sırlar yine gün yüzüne çıkıyor! ‘Bir kesimi burada, oburu orada’

Çankırı’da en eskisi 9 milyon yıl öncesine tarihlendirilen fosillerin bulunduğu ‘Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi’ndeki çalışmalar, bu yıl da devam ediyor. Temmuz ayının birinci haftasında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Kısmı Lideri Prof. Dr. Ayla Sevim Erol başkanlığında Çankırı’ya gelen 15 kişilik takım, depo çalışmalarının akabinde arazi faaliyetlerine başladı. Bölgede 2001 yılından beri süren hafriyat çalışmalarında bugüne kadar gergedan, kılıç dişli kaplan, zürafa, yaban atları, sırtlan, gelincik, antilop, oklu kirpi, bizon üzere 43 farklı cinse ilişkin 4 binden fazla numaralı fosil (bütüne yakın) bulunurken, bir o kadar da numarasız fosil bulundu.

‘BİLİM DÜNYASINA YENİ İSTİKAMETLER VERDİK’

Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, bölgenin kıymetine değinerek, “Çorakyerler kıymetli bir fosil lokalitesi ve değerli fosiller çıkmaya başlayınca kurtarma gayeli hafriyatlar başladı. Çalışmaları başladıktan sonra inanılmaz, bölgeye has fosillerin bulunmasıyla birlikte de hafriyat çalışmaları peyderpey yıl yıl devam etti. Doğal ki her yıl 1, 1,5 ay, 2 ay, maddi imkanlar ne kadar yeterliyse, bize maddi imkanlar ne kadar imkan sunuyorsa o kadar müddette hafriyat çalışmaları yaptık” dedi.

Prof. Dr. Erol, Çorakyerler’den çıkan fosillerle bilim dünyasına yeni taraflar verdiklerini aktararak, “Kazı çalışmaları sırasında her yıl yeni çeşitlerle karşılaştık. Münasebetiyle Çorakyerler her yıl dünyada çok değerli bir pozisyon almaya başladı. Ve şu anda aslında dünyada alanıyla ilgili, devriyle ilgili karşılaştırma lokalitesi olarak kullanılmaya başlandı. Biz Çorakyerler’de şimdiye kadar 4 bin 300’ün üzerinde tanımlanabilir numaralı çeşit tayini yapabileceğimiz nitelikte fosil buluntular elde ettik” diye konuştu.

‘YENİ BULUNTULAR BİZİM İÇİN ÖNEMLİ’

Fosil kalıntılarını modül kesim bulmaya devam ettiklerini lisana getiren Prof. Dr. Erol, “Bu fosillerin devamları gelecek. Beklentisi içerisindeyiz. Zira bu lokalite taşınmış bir lokalite olduğu için parçalanarak geldi fosiller. Bir modülü bir yerde, bir modülü öbür yerde bulunduğu için her yıl bir evvelki yıla ilişkin bulunan bir canlıya ilişkin fosilin devamını bulma olasılığımız var. Biz de kazılara, bunun için devam ediyoruz; kesimlerini bularak bütünlemek açısından. Ekolojiyle ilgili, hareket biçimleriyle ilgili, beslenmeyle, coğrafyayla ilgili pek çok bilgiyi yeni buluntulara ulaştıkça çeşitlendiriyoruz ve detaylandırıyoruz. Onun için de yeni buluntular bizim için değerli. Her yıl karşılaştığımız yeni çeşitler var; tahminen daha farklı fosiller bulacağız diye bir beklenti içerisindeyiz. Bu nedenle de ‘Çorakyerler Fosil Lokalitesi’nde hafriyatlarının devam etmesi paleontoloji bilim dünyası açısından değer taşıyor” tabirlerini kullandı.

Prof. Dr. Erol ayrıca, bu yıl ekim ayının başına yahut eylül ayının sonuna kadar çalışmayı hedeflediklerini söyledi.