Burası İsviçre değil Türkiye! Alpleri andıran görünüm hayran bırakıyor
Kentin en yüksek noktası olan Abdalmusa Doruğu’nun eteklerinde yer alan 2 bin 178 metre rakımdaki Dulağa Yaylası, kışın çetin yüzünü geride bıraktıktan sonra bahar mevsiminin gelişiyle birlikte eşsiz bir imgeye büründü.
Gümüşhane’nin Torul ilçesi hudutlarındaki Dulağa Yaylası, haziran ayında açan yayla çiçekleri, papatyalar ve rengarenk çiçeklerle süslenen yayla, taş ve ahşaptan yapılmış klasik yayla konutlarıyla bütünleşerek bir tabloyu andıran görüntüler sunuyor.
Etrafını saran karlı dağlar, pak havası ve coşkun dereleriyle adeta Alpleri andıran Dulağa Yaylası, ziyaretçilerine tabiatla iç içe huzurlu anlar yaşatıyor. Bilhassa fotoğrafçılar, tabiat severler ve yürüyüş kümeleri için cazibe merkezi haline gelen yayla, biyolojik çeşitliliğiyle de dikkat çekiyor.
“HAZİRAN AYININ GELİŞİYLE BİRLİKTE DE BURADA ENVAİ ÇEŞİT ÇİÇEKLERİ GÖRÜYORUZ”
Doğal hoşlukları ve otantik yapısıyla Gümüşhane’nin en özel yerlerinden biri olarak öne çıkan Dulağa Yaylasını ziyaret eden Fatma Cebeci Aydın, “Burada çok hoş bir görüntüyle karşılaştık. Ağır bir kış devri geçirdik. Son derece zorluydu fakat onun akabinde bu görünümle karşılaştık. Haziran ayının gelişiyle bir arada de burada envai çeşit çiçekleri görüyoruz. Bildiğimiz çiçekler var, tanıdığımız çiçekler var, tanımadığımız çiçekler de var. Bu da aslında bu coğrafyanın biyolojik çeşitliliğinin bir kesimi. Bugün çok hoş fotoğraflar çektik, tadını çıkardık bu tabiatın. Birebir vakitte şunu da görüyoruz ki insan elinin değmediğini, çöpün, kirliliğin olmadığını görüyoruz. Ve bu haliyle de çok çok daha hoş. Çok hoş, çok keyifli bir yürüyüş yaptık bugün” dedi.
Dulağa Yaylasının içinde olduğu vadinin özel bir yer olduğunu tabir eden Aydın, “Yoğun kar yağışının tesirlerini derelerde de görebiliyoruz. Pek coşkun bir biçimde akıyor dereler. Su çok pak ve berrak. Bu vadinin bir diğer hoşluğu de şu aslında: Artık Haziran ayında buradayız. Temmuz ayında geldiğimizde daha farklı bir bitki örtüsüyle göreceğiz. Ya da Ağustos’ta geldiğimizde daha farklı bir bitki örtüsüyle göreceğiz. Genel olarak bu vadinin içerisinden Abdalmusa Doruğu yapıyoruz aslında her sene. Ve her sene farklı aylarda da geldiğimizde bu çeşitliliği görme imkanı da buluyoruz” sözlerini kullandı.
