‘Suç kaydı’ var fakat dışarıdalar
Eren Koca – İstanbul, Sarıyer’de Boğaziçi Üniversitesi yerleşkesi, geçen cumartesi günü akşam kan donduran bir cinayete sahne oldu. Ayberk Kurtuluş(15), düğün salonu olarak da kiralanan Güney Yerleşkesi Kale Kapısı’nda eski kız arkadaşı Hilal Özdemir’i(15) silahla ateş ederek öldürdü. Kurtuluş daha sona intihar etti. Özdemir’in cinayetin yaşandığı Kennedy Lodge isimli yerdeki düğünde tertip firmasının işçi takımında 15 yaşında olmasına karşın garson olarak çalıştığı öğrenildi. Katil, Hilal’in telefonunda kayıtlı canlı pozisyonunu takip ederek yanına gittiği belirlendi. Ayrıyeten katilin kullandığı silahın ruhsatsız olduğu da ortaya çıktı.
Hilal okul değiştirdi
Hilal’in bir mühlet evvel Ayberk Kurtuluş’tan ayrılmak istediği, zanlının Özdemir’i takıntı haline getirip takip ettiği tez edildi. Hilal’in ailesine söylemesi üzerine Gaziosmanpaşa’da eğitim gördüğü devlet okulundan kaydının alınıp, Kağıthane’deki bir okula kayıt yaptırıldığı öğrenildi.
‘Düğüne geldim’ dedi
Olay günü Hilal’i arayan Kurtuluş’un, “Son defa görüşelim” dediği, Özdemir’in kendisine yarı vakitli olarak çalıştığı kafenin pozisyonunu attığı, Kurtuluş’un da aracıyla yerleşkeye “Düğüne geldim” diyerek arama yapılmadan yerleşkeye girdiği ortaya çıktı.
İki kere de aranmadı
Cinayetin işlendiği gün öğlen saatlerinde yerleşke içerisinde buluşan Özdemir ile Kurtuluş’un tartıştıkları, o sırada yanlarına gelen öteki bir bayanın Kurtuluş’u itmesi üzerine, Ayberk Kurtuluş’un aracına binerek uzaklaştığı ortaya çıktı. Akşam saatlerinde tekrar aracıyla yerleşkeye gelen Ayberk Kurtuluş’un güvenlik görevlilerine yine düğüne geldiğini söyleyerek, ikinci defa aranmadan içeri girdiği belirlendi. Yerleşke girişinde, düğünlerde X-ray araması yapılmadığı da argüman edildi. Kurtuluş’un, uyuşturucu ve kolay yaralama üzere 24 farklı cürüm kaydının olması büyük reaksiyon çekerken benzeri olayları da akıllara getirdi.
Hilal’i “elini kolunu sallayarak” üniversiteye giren, 24 hata kaydı olan biri tarafından öldürülmesi emsal cinayetleri akıllara getirdi. Ayşe Tokyaz, Saliha Akkaş, Orhan Doğan, polis memuru Şeyda Yılmaz hata kaydı kabarık şahıslar tarafından katledildi. Son yıllarda bu şahısların işlediği cinayetler de arttı. Milliyet cürüm kaydı kabarık bu kişilerin sokaklarda nasıl olaşabildiğini uzmanlarına sordu…
‘Potansiyel var diye içeride tutamazsın’
Emekli yargıçlar çok sayıda kabahat kaydı olan şüphelilerin nasıl özgür kalarak topluma karıştıklarını Milliyet’e kıymetlendirdi.
Emekli Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Recep Karaman: 18 yaşına kadar işlenen cürümler tekerrür temel alınmaz. Bir hatalının 20-30 tane sabıkasının olmasından daha kıymetli olan tekerrür dediğimiz 5 yıllık mühlet içinde hata işlediği takdirde oluyor. Kişinin çok sabıkası var diye içeride tutmaya imkân yok. Her cezanın infazı kıymetlendirilir. Kurallı tahliyesi ya da infazı bittiğinde bırakılır. Hâkim infazla ilgili bir vicdanı karar veremez. Burada birinci yapılan kusur infaz ile ilgili düzenlemeler ve çıkarılan af kanunları. Ceza kanunundaki belirlenen cezalar yerinde lakin ceza katılaştıktan sonra infaza geçildiğinde verilen ceza tam uygulanmazsa tahliye ya da kontrollü özgürlükte mahkumlar bırakılıyor. Koşullu tahliye ya da kontrollü hürlük mühleti içinde kişi cürüm işlemezse bu müddetler dolduktan sonra yalnızca yeni işlediği kabahatin cezası çektiriliyor. Yani ilk af kanunu çıkarıldığında yanılgı yapıldı, peşinden yeni af kanunları, infaz ve kontrollü özgürlük düzenlemeleri yapıldı.
15 YAŞINDA KIZ ÇOCUĞUYDU…
15 yaşında bir düğünde garson olarak çalıştırılan Hilal’ın cenazesi dün düzenlenen merasim ile İstanbul Cebeci Mezarlığı’nda toprağa verildi.
‘Tutuksuz yargılama esastır’
Milliyet’e konuşan emekli hâkim Hayri Kılıç: Bir sanığın GBT’si işlediği son cürmün cezasıyla ilgili kıymetlendirme yapılırken alt huduttan uzaklaşıp üst huduttan ceza verilmesinde tesirlidir. Asıl olan sabıka kaydıdır. Sabıka kaydı kabarıksa tekrar cürüm işleyeceği görüşüne neden olur caydırıcı olması için alt huduttan uzaklaşıp üst hududa yakın ceza verilebilir. Kuşkulu bir soruşturma geçirmiş olabilir ancak o kabahatlerin tamamını işlediğine dair kesin bir mahkûmiyet kararı ortaya çıkmış değildir. 10-15 tane soruşturma geçirmiştir lakin şimdi o davalar devam ediyordur yahut takipsizlikle sonuçlanan, süreci devam eden vardır. Sabıka kaydında görünmüyordur. Sabıkası vardır 30 yıldan lakin önüne gelen belge kolay yaralamadır, içeride tutamazsın. Kolay yargılamada erteleme mecburiyeti var aslında. Olayda tutuklamanın şartları varsa takdiren tutuklanır. Aslında ceza yargılamasında tutuksuz yargılama temeldir. Tutuklama istisnadır. Ve çocuk suçlularda kolay tutuklama olmuyor. Potansiyeli var diye içeride tutamazsın. Bu tıp algıları ortadan kaldırmak için yasal düzenlemeler koşul. Sık sık af çıkarılması, infaz kanunlarına ve ceza kanunlarına müdahale edilerek cezaların artırılıp eksiltilmesi toplumda cezasızlık hissini yaygınlaştırıyor.
Sabıka ile tıpkı şey mi?
İnfial uyandıran olaylarda, faillerin cürüm kayıtları sıkça gündeme gelir. Kabahat kaydı, isimli sicil kaydı ve arşiv kaydı farklı…
Adli Sicil Kaydı (Sabıka): İsimli Sicil Kanunu’na nazaran, katılaşmış ceza ve güvenlik önlemlerini içeren, otomatik olarak tutulan, gerektiğinde ilgililere bildirilen kayıtları kapsar. Bilgiler Adalet Bakanlığı’nda saklanır.
Suç Kaydı (GBT/KİHBİ): Kabahat kaydı, Genel Bilgi Toplama (GBT) kayıtlarıdır, Kaçakçılık İstihbarat, Harekat ve Bilgi Toplama (KİHBİ) sistemi tarafından tutulur. İçişleri Bakanlığı’nın önleyici/idari kolluk çalışmaları için kullanılır. Her sabıka kaydı KİHBİ’de yer alır, tüm bilgiler sabıka kaydına yansımaz.
KİHBİ’deki bireyler: Aranan, kaybolan, birtakım hatalara karışmış yahut kamu hakları kısıtlanmış bireyler olarak tanımlanır. Sistemde kaydı bulunması, kişinin mahkûmiyet aldığı manasına gelmez; yalnızca bir suça karışma yahut arama kaydının bulunduğunu gösterir.
NE birinci NE SON
29 Haziran 2025: Taksim’de Orhan Doğan öldürüldü, Şüphelilerin toplam hata kaydı 82 idi.
3 Temmuz 2025: Güngören’de Reşit Ayten öldürüldü. Kuşkulu Şenol K.’nın 19 kabahat kaydı, Ayten’in ise 20 kaydı vardı.
13 Temmuz 2025: Hemşirelik öğrencisi Ayşe Tokyaz’ı öldüren eski polis Cemil Koç’un çok sayıda hata kaydı bulundu.
6 Ağustos 2025: Meclis işçisi Saliha Akkaş, hakkında uzaklaştırma kararı bulunan kocası tarafından öldürüldü.
10 Ağustos 2025: Keçiören’de çiğ köfteci Hakan Çakır öldürüldü. Şüphelilerden kimilerinin 5 ila 9 ortasında sabıkası vardı.
22 Eylül 2024: Polis memuru Şeyda Yılmaz, 26 cürüm kaydı bulunan Yunus Emre Geçti tarafından öldürüldü.
24 Kasım 2024: Bahtiyar Aladağ, eşini ve yakınlarını öldürdü, ataklar sonrası intihar etti. Çok sayıda uyuşturucu hatasından kaydı olduğu belirlendi.
19 Kasım 2024: Eyüpsultan’da yakalanan şüphelilerin toplam 25 hata kaydı ortaya çıktı.
21 Temmuz 2024: Avcılar’da öldürülen Serdar Ala’nın 25, şüphelilerin ise 37 cürüm kaydı olduğu tespit edildi.
